Bizim kuşak çok enterasan doğrusu.Yeter demek yerine yeto demek ya da günaydın yerine güno falan demek çok saçma geliyor bana.Adamakıllı konuşmak çok mu zor acaba?Bu tür saçmalıklar kulağımı tırmalıyor.Son olarak Allah İsrail şeytanının belasını versin amin.
İmam gazaliye sormak gerek İhyâ’u Ulmû’id-Din gibi bir eseri yazarken hangi hal içindeydin diye. Eserin bu kısmında parmak bastığı noktalar o kadar ayrıntılı ki kılavuz gibi. Riya ve insanın içinde bulunduğu halleri bizim zamanımızdan görmüşcesine yazması bana enterasan geliyor. Verilen ilim hediyesini bu kadar iyi kulanan nadir alimlerden. Kısacık hayatında bu kadar eser sığdırması inanılmaz. Hele ki bu eseri. Bu kitabı okuduktan sonra kalabalık bir yerde oturup insanları gözlemlemenizi tavsiye ederim.
İngilizce yazılmış ilk çocuk kitapları, görgü kurallarını anlatan el kitaplarıydı. Bunlar arasında en sevdiğim, üslubu en sert kitap, 1475 civarında yazılmış olan The Babees' Book [Bebelerin Kitabı] . "Ey küçük bebeler,'' der yazar, "bu kitabı siz öğrenesiniz diye yazdım." Metin nazım şeklinde yazılmış upuzun bir yö nergeler listesidir: "Sofradayken burnunuzla, dişlerinizle, tırnaklarınızla / Oynamayın sakın ola, der bilgeler."