Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş ÖLÜM BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ KİTAP YORUMU
Öncelikle her ne kadar yazım tarzıyla ( noktasız virgülsüz satırlarca yazmak) tanınsa ve çokça olumsuz eleştirilse de, gerek kitaplarının içeriği gerek betimlemelerinin derinliği gerekse konunun içinde sorduğu sorular ve verdiği cevaplarla her zaman beni kendine hayran bırakan yazarlardan biri
Bu soruları cevapsız bırakmak gerekir; çünkü etki tepki ikilisinin mekanizmasını çözmeye çalıştığınızda geriye sadece kırık bir oyuncak kalır. Birçok oyuncak kırmıştım ve geçmişi takip edebilmem için elimde kalan tek şey rehber fosilimdi.
Şükran duyan kalp, her zaman evrenin yaratıcı gücüne yakındır ve kozmik etki-tepki yasasına dayalı olan karşılıklı ilişki yasasıyla sayısız lütuf ona doğru akar.
Tıpkı fiziksel egzersiz eksikliğinin bedenlerimizde olumsuz etki yaratması gibi zihinsel egzersiz yoksunluğu da bizim için kötüdür, çünkü nöronlarımızın ve sinirsel bağlantılarımızın bozulmasına neden olur. Bunun sonucunda ise çevremize tepki verme yetimiz azalır.
Karmanın etki tepki kuralını en çok benimseyen büyük karma yasası iyilik yapanın iyilik, kötülük yapanın kötülük bulacağı adil bir dünyayı öngörür. Evrene ne verirseniz, size dönecek olan da odur.
Bir yazarın dünyasına girebilmek, onun gördüklerini tam anlamıyla görebilmek hiçbir zaman mümkün değildir. Bu gerçek, bir insanın karşısındaki kişiyi tüm çıplaklığı ile göremeyeceği kadar ortadadır. Deneyimlerimiz gösteriyor ki, şu an düşündüğümüz veya hissettiğimiz bir duruma yıllar sonra aynı gözle bakmak mümkün olmayacaktır çünkü o durumu
Deniz sıcaklığı mevsimsel değişimlere geç tepki verir bu da havada derin etki yaratır.
Bu nedenle ilkbahar sonlarında soğuk kış günlerinin geri gelmesi ve sonbahar başlarında mini yaz mevsimleri bizi şaşırtmamalıdır.
Plasebo etkisi (hissettiğimiz ağrının şeker tableti yutunca hafiflemesi) bu da sinir yolaklarıyla ilgilidir. İnsanların yaklaşık üçte biri, ağrılarının plasebo ilaç kullanınca ciddi oranda azaldığını hisseder. Fakat plasebo etkisi "zihnin maddeye galip gelmesi" şeklinde özetlenebilecek bir şey değildir. Plaseboya olumlu tepki veren insanlara kendilerinin haberi olmaksızın nalokson (eroin ve morfin gibi ilaçların etkisini tersine çeviren bir ilaç) verecek olursanız plasebodan gördükleri fayda da ortadan kalkar. Bu da açıkça gösteriyor ki plasebo bir şekilde kimyasal bir etki gösterir ve bu sürece insan vücudunun doğal olarak ürettiği, sinir sistemi içerisinde salgılanan opioidler, yani morfine benzeyen kimyasallar aracılık eder. Bu opioidlerin etkisini bloke ederseniz plasebonun etkisi de bloke olur. Aslında sinirbilimciler plasebo tepkisinin beyindeki yansımasını görüntüleyebiliyor da. Beyin tetkikleri beynin biliş (idrak), duygu, motivasyon ve daha da önemlisi acı gibi geniş bir yelpazede yer alan çeşitli işlevlerini denetleyen ve kimilerince "acı matrisi" olarak adlandırılan bölgesindeki belli opioid reseptörlerinin etkinleştiğini doğrudan gösterebiliyor.
Dolayısıyla acının sihirli bir ilaç kullanınca hafifleyeceği yönündeki beklenti gerçekten de acı deneyimini hafifletir. Fakat bunun tam tersi de geçerlidir. Acı çekileceğine dair beklenti de acının şiddetini arttırır.
Hepimizin bildiği gibi, bütün stres türleri bizim için kötü değildir. Kronik ya da tekrarlayan stresin aksine, akut stres ve buna bağlı duygusal uyarılma sınav veya topluluk önünde konuşma yapmak gibi zorlayıcı durumlarda performansımızı artırır. Bağırsak enfeksiyonlarına karşı savunmamızı güçlendirerek bağırsak sağlığına da yararlı etki yapar. Bu, çok yönlü bir şekilde çalışır. Akut stres, stresle ilişkili beyin sinyallerine tepki olarak midedeki asit üretimini artırır, bu da yiyeceklerle alınan mikropların bağırsaklarımıza ulaşmadan ölme olasılığını yükseltir. Ayrıca, bağırsaklara sıvı salınımını artırması ve patojen bakteriler de dahil olmak üzere içeriğini vücuttan uzaklaştırmasını bildirir. Son olarak, defensinler adı verilen antimikrobiyal peptidlerin salınımını artırır. Bütün bu tepkiler, sindirim sistemin bütünlüğünü potansiyel olarak tehlikeli işgalcilere karşı savunmayı ve bir enfeksiyon oluştuğunda bunun süresini kısaltmayı amaçlar.
Ancak, akut stresin bağırsaklar ve buradaki mikroplar üzerindeki bu koruyucu etkilerine karşın, bu etkilerin aşırıya kaçması durumunda faydadan çok zarar oluşmaya başlar. Kronik stres, gastrointestinal enfeksiyon gelişme riskini artırır ve enfeksiyon geçtikten sonra belirtilerden şikayetçi olduğunuz sürenin uzamasına neden olur. Eğer İBS veya döngüsel kusma sendromu gibi strese duyarlı durumlardan muzdaripseniz kronik stres belirtilerin daha şiddetli olmasına yol açan etkenlerden biridir.
Merhaba. İlk incelemem. Çok gerginim. Sebebi bunu ilk defa yapmam değil elbette. İnceleme yapmak için teorik arka plana ihtiyacın olmaması. IG'de ve 1K'de insanların okudukları romanlar hakkında yorum içeren yazılar yazdıklarını, mantıklı bir sebebe oturtma gereği duymadan kitapları beğenip beğenmediklerini söylediklerini
"Her şeyin bir sonu vardır. Sadece kozmik güç ve madde kalıcıdır; daima akış halindedir; sürekli etki eder, tepki verir ve edebi tipleri gerçekliğe kavuşturur: rahip, asker ve kral."
Sayfa 86 - Profesör James Howard SmithKitabı okudu