Yar geceyi ey ezan-ı şerif Hoş gelirsin sefa gelirsin Soğukta ölüm gibi hafif Sesinle diriltmeye gelirsin
Ey her gün gölgesini omzumda duyduğum el, Gölgesi kendisinden bin kere beter ölüm Her gece karanlıkta karşıma çıkan heykel, Herkes gibi bana da bir gün mukadder ölüm. Kandırsın beni bırak bu renkler, bu kokular, Ne olsa bu bahçede bir şarkılık günüm var; Bilmem ne aksettirir yarın benden bu sular, Ve sanmam geri gelsin bu giden günler ölüm.
Reklam
Ey ölüm ve hayat yaratıcısı! Hakikaten o hazin ağlayışlarımıza mı merhamet ettin de bizi sonradan da bunca lütfuna layık gördün?
Sayfa 11
Ey nefsim! Deme: 
Zaman değişmiş, asır başkalaşmış, herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder. Derd-i maişetle sarhoştur." Çünkü ölüm değişmiyor. Firak, bekaya kalbolup başkalaşmıyor. Acz-i beşerî, fakr-ı insanî değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sürat peyda ediyor.
birisi bir camı açar birden haykırır sen de varsın ey hayat tıpkı ölüm gibi
Sayfa 127
Zindanlara Protesto!
Utançla doğrulacak topraktan filizler, büyüdükçe tükürülecek etimize, kemiğimize. Anlayamayacağız; ey, bu toprakta büyüyenler! Sizleri eken bizlerdik, ne oldu da bizi beğenmezsiniz! Bastıracağız tüm öfke ve kinimizle, kendi kanımıza, kendi toprağımızda büyüyenlere. Ve düşüneceğiz kıt akıllarımızla, direneceğiz silahlar ve bombalarla;
Reklam
Sonra gidip beni bıraktı. Bu mânada şu şiirleri söyle- mişlerdi: "Zaif cisimli, mahzun kalblidir. Onu ya dağın bir dere sinde veya bir vadinin içinde görürsün! Ağır günahlardan ötürü matem tutup ağlıyor. O günah- ların ağırlığı; uykunun safvetini bulandırıyor. Eğer onun korkuları kabarıp fazlalaşırsa onun duası: "Ey güvendiğim! Beni kurtar! Sen çektiklerimi biliyorsun! Kulla- rının hatalarını çokça afvedicisin!" olur." Yine denildi (şiir): "O tevbe edici ki, aile efradından ve maldan kaçmıştır. Bir yerden bir yere seyahat ediyor. Tâ ki, şan ve şöhreti giz lensin! Ferd olarak yaşasın! İbadette temennilerini elde et sin! Nereye giderse okumak ona lezzet verir! Kalb ve lisan ile yapılan zikir ona lezzetli gelir. Ölüm çağında ona bir mi deci gelir. Zilletten kurtuluş müjdesini ona verir. Dolayısıyla o, kasdettiğine ve cennet köşklerinde edinilen istirahatlerden temenni ettiğine varır!"
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
"Ey halk, ölüm cezasını sizin için değil bakanlık görevine gelebilecek biz vekiller için kaldırıyoruz."
Hasan el-Basrî Rahimehullah şöyle demiştir: "Ey Ademoğlu! Varsa yoksa amelin! O senin etin ve kanındır. Nasıl bir amel üzere olduğuna bak. Takva ehlinin kendilerine özgü alâmetleri vardır. Doğru sözlüdürler, sözlerinde dururlar, akrabalarıyla alakayı kesmezler, zayıflara merhamet ederler, kibir ve kuruntulara kapılmazlar, iyilik etmeye çalışırlar, insanlara karşı övünmezler, güzel bir ahlâka sahiptirler, kendilerini Allah'a yaklaştıran müsamahakâr bir tavır içindedirler. Ey Âdemoğlu! Sen iyisi ve kötüsü ile tek tek tartılacak olan amellerinle karşılaşacaksın. Küçük de olsa hayırlı olan hiçbir şeyi basit görme. Zira bir bakarsın ki basit gördüğün bu hayırlı amelin (hesapta) seni sevince boğmuştur. Aynı şekilde küçük de olsa kötü olan hiçbir şeyi basit görme. Zira bir bakarsın ki basit gördüğün bu kötü amelin (hesapta) seni üzüntüye boğmuştur. Allah, helalden kazanan, itidalli bir şekilde harcayan ve ihtiyaç duyacağı gün için bol bol infakta bulunan kişiye merhamet etsin. Heyhat ki heyhat! Dünya sona erecek ve yaptığınız ameller boyunlarınızda asılı kalacak. Siz insanları sürerken kıyamet de sizleri önüne katmış sürmektedir. Ölüm sizin hayırlılarınızı götürdü, daha neyi bekliyorsunuz? Hesaba çekilmeyi mi? Oysa o da pek yakındır. Kitabınızdan sonra başka bir kitap, Peygamberinizden sonra da başka bir peygamber gelmeyecek. Ey Âdemoğlu! Dünyanı âhiretin karşılığında sat ve böylece ikisinden de karlı çık. Ahiretini dünyan karşılığında satıp ikisini de kaybetme."
*بسم الله الرحمن الرحيم* Ölüm ve ötesi bir iman meselesi Ölüm, Allah’ın o kimlikteki görünme isteğinin sona ermesi Hayatta yaşadığımız bu imtihan, kiminde ikrar kiminde inkar
Reklam
Salman gecenin örtülerinde benim için hüzünlenme Göçenlerin boğazında düğümlenip patlar hüzün Sevincimizin gün batınımda hüzünlenme Arzu ve sevgiyle geçip gideceksin Vedaların gözyaşları ve yolcunun söylenmesi Yatanın zerresinden yüksekleri istedi Ey kutsal toprağım ve çırpınan acım
Sayfa 38 - E-KitapKitabı okuyor
Baudelaire
"Ey ölüm, yaşlı kaptan, vakit erişti! Alalım demiri! Bu ülke bizi sıkıyor artık, ey ölüm! Açıklara kıralım dümeni!"
Ey aziz kişi!. Eğer insanın yaptığı işe, zevk ile çalışmasına bakarsan ondan daha cimri, daha hasis dünyada ne vardır? Bir akçe­den veya bir lokma ekmekten, biraz bir şey kaybetse, ziyan görse rengi değişir, rahatsızlaşır, hasta olur.
Sensizken( Kendimden)
Senden başka her şeye kör gözlerim Seninleyken bile seni özlerim Resmine dalıp giden gözlerim Yüreğimden kan akıyor sensizken Vuslatın gönlümde bahar yelidir Hasretin gözümün akan selidir İlin köyün gönlümün başkentidir
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.