Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Balkan savaşlarında Türk ordusunu reformize edememişti:
Fransa-Prusya Savaşı'nda Fransa'yı dize getiren meşhur feldmareşalin yeğeni olan General Helmut von Moltke, 1906 yılında genelkurmay başkanı olarak Schlieffen'in yerini aldı. Genç Moltke, Schlieffen Planı'nda birkaç değişiklik yapmayı uygun gördü. Fransızlara karşı fazla toprak kaybedilebileceğinden korkarak, Alman taarru-zunun
Mümkün olmayan şeyi istemek bile bile reddedilmektir, öyle mi!..
Reklam
Şimdi sonbahar, havanın ne kabahati var? Fakat kendi kabahatlarimizi, haksızlıklarımızı ondan başka neye yükletmeli?
Ne renk, ne koku... İşte yapraklar ölüyor... Rüzgar insafsız, yağmur inatçı, her şey çürüyor, oh, her şey çürüyor...
Şimdi işte yağmur, işte kış hepsini çürütüyor;her şey çürüyor, her şey... Evet her şey çürüyor, her şey... İnsanlar da çürümeyecekler mi?
"Layık olan mutlu olur fikri bir müddet zihnini meşgul etti."
Reklam
Şimdi artık bu hayata karşı bir kin ve gazap hissediyor, bir şey yapamamak imkanıyla büyüyen bu kin, onu acı, zalim yapıyordu.
ABDURRAHMAN'IN KALBE DOKUNMASIDIR (4) döndüğüm o boşluğu kalbim bildim Abdurrahman - İntifasını kaybetmiş kuşların tesellisidir dünya Saçlarından asılmış rüzgar medeniyetleri.... Koşmayan atların varlığı gibi depreşen naz Yaşamaktan ezberlenmiş bir kitap gibi Yazgıdan geçirir
1955 6.7 Eylül olayları utancımızdır.
Bir hafta sonra; 5 eylül 1955'te Atatürk'ün Selanik'teki evine bomba atıldı! Bomba olayı, DP Milletvekili Mithat Perin'in Ekspres gazetesinde özel bir baskıyla manşet yapılarak kamuoyuna duyuruldu: "Atamızın evine bomba!" Ardından infial geldi! Bomba Atatürk'ün evine değil de, İstanbul'un 500 yıllık çokkültürlü yapısına atılmıştı sanki. Yeni oluşmaya başlayan varoşlardan akın akın şehre inen Türkler; binlerce yıldır birlikte yaşadıkları Rum. Ermeni, Yahudi vatandaşlara ait ev ve işyerlerini birkaç saat içinde yakıp yıktılar, yağma ettiler: Lebon, Markiz. Lion pastaneleri, Banco di Roma. Beyoğlu, Arnavutköy, Bebek. Beşiktaş, İstinye, Yeniköy semtlerini dolaşan öfke Adalar'a kadar ulaşmıştı... Göstericiler, "Kıbrıs Türktür, Türk kalacaktır. Rumlar ittir it kalacaktır" diye slogan atıyorlardı sürekli. 6 ve 7 Eylül günlerinde süren olayların bilançosu korkunçtu: 3 kişinin öldürüldüğü, 30 kişinin yaralandığı saldırılarda, 73 kilise, 1 fabrika, 8 ayazma, 2 manastir, 3 584'ü Rum vatandaşlara ait olmak üzere 5 538 gayrimenkul tahrip edilip yakılmıştı. 20 Hükümet hemen teşhisini koydu: bu olay olsa olsa komünist kışkırtması olabilirdi! Zaten Başbakan Adnan Menderes de 12 Eylül günü meclis kürsüsünde, komünistlerin tertibinden söz etmişti. Ve polis, Sıkıyönetim Komutanı Nurettin Aknoz'un emriyle harekete geçti. "komünist tertibi" bahanesiyle önde gelen solcu aydınları tutukladı.
Sayfa 50
Reklam
gözlerin yağmurdan yeni ayrılmış gibi çocuk, gibi büyük, gibi sımsıcak * sen bir şehir olmalısın ya da nar belki granada, belki eylül, belki kırmızı
Haydar Ergülen
Haydar Ergülen
Evet, seviyoruz ve çaresiz aşkımıza esir oluyoruz.
Ayrılmak, tekrar görüşmenin heyecanına kavuşmak halini alıyordu.
Onlar birbirinden ayrı bulunmakla ayrılmış olmuyorlardı.
6 Eylül
Charlotte ile ilk dans ettiğim zaman üzerimde olan o mavi ceketle ayrılmak benim için çok zor olmustu. Ama artık onu giyemeyeceğim açıktı . Fakat yeni bir tanesinin yapılmasını emrettim yakaları ve kollarıyla aynı tasarıda bunun dışında bir yelek ve bir pantolon da sipariş ettim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.