Ve bu ne belli, ne belirsiz, bazen büyük bir korkuyla ira de yorgunu bir kendini teslimden, bazen korkutucu bir karşı gelme çabasıyla kalp kuvvetinden oluşan bir savaş oldu. Şid detle denize atılıp tabakaları yarmak için düştüğü yeri geli şigüzel yırtan bir taş düşüşü gibi elde olmaksızın derinleşen bir kabulle giderken birden bir isyan, bir direnç, bir inkar ar zusu hasıl oluyordu; fakat o taş düşmekten geri kalmıyordu, bütün engelleri zorla ve azimle yırtarak adeta bir ihtirasla iniyor, kalbine kadar iniyordu.
Eylül mü, sen misin büken boynumu
uçuşan yapraklar göçen kuşlar mı?
Ey bahar! Bir daha çağın başlar mı?
Yalan bahar/ların gönlüm dargını
Kavuşmak ümidi... Eylül yorgunu...
İngilizler savaş sırasında övünülecek bir yönetim sergilememişlerdi. Demokrasiye hazırladıklarını iddia ettikleri bir ülkeyi askeri diktatörlük ile yönetmişlerdi. İnsanlık tarihinin gördüğü en berbat kıtlıklarından biri olan 1943 tarihindeki Bengal kıtlığına sebep olmuşlardı. Bizzat Churchill'in talimatı ile açlıktan ölmek üzere olan
_Türk olarak arabistan'a gidiyorsun. İnsanlar seni Türkçe selamlıyor; camilerden her gün Türkçe dualar yükseliyor; senin toprağını kutsal kabul edip senin gibi giyinmeye, düşünmeye ve konuşmaya çalışıyorlar. Yerde Türkçe bir yazı, örneğin Türk malı bir çikolatanın ambalajını görünce öpüp yerden alıyorlar. Okullarında senin tarihin,
bianet.org/yazi/meina-ital... detaylı bilgi için....
* 1943’te Mussolini faşizmi ve Nazi zulmüyle gölgelenen cennetten bir köşe olan Stresa’da gerçekleştirilen ve 57 Yahudi’nin ölümüyle sonuçlanan katliamı konu alan bir kitapla karşınızdayım bu sefer...
***Roman katliamdan son anda
Yorgunum ama aşk yorgunu değil
Aşk yoksa iş vardır zaten
İş kimi zaman içli yapılır
Kimi zaman heyecanlı
Kimi zamanda durgun
Yorgunum ama gezmekten değil
Aynı yerde oturmaktan
Koltuk ile kalçam bütünleşti
Kalıp çıkarmaya gerek yok
Koltuk bedeni kalçalarım var
Yorgunum ama yemekten değil
Yediklerimi sindirememekten
O kadar ilaç varki yiyeceklerde
Bendenim uyum sağlayamadı
Geleni geri gönderiyor dogallığa
Yorgunum ama giyememekten değil
Ne giyeceğimimi bilememekten
Gardrop ağzına kadar dolu
Seçmek içn daha çok zaman gerekli
Gözler ve beden yoruluyor
Anlık
24 Eylül 2023
Saat 13.26
Ankara
eylül mü, sen misin büken boynumu
uçuşan yapraklar göçen kuşlar mı
...
ey bahar bir daha çağın başlar mı
...
yalan baharların gönlüm dargını
kavuşmak ümidi.. eylül yorgunu
zaman ince ince yağarken üzerimize
nefesimin sesinde yaşlanıyorum.
havada bir serinlik ,
eylül sarısında gelinlik,
toprak mahçup ,
melal içinde kalemim ,
yol yorgunu yüreğim,
gidiyorum.
Ve bu ne belli, ne belirsiz, bazen büyük bir korkuyla irade yorgunu bir kendini teslimden, bazen korkutucu bir karşı gelme çabasıyla kalp kuvvetinden oluşan bir savaş oldu. Şiddetle denize atılıp tabakaları yarmak için düştüğü yeri gelişigüzel yırtan bir taş düşüşü gibi elde olmaksızın derinleşen bir kabulle giderken birden bir isyan, bir direnç, bir inkâr arzusu hasıl oluyordu; falat o taş düşmekten geri kalmıyordu, bütün engelleri zorla ve azimle yırtarak adeta bir ihtirasla iniyor, kalbine kadar iniyordu.