Aşk
Ben bir eylül günü düşlerimi kaybettim. Şimdi de şairin dediği gibi, yüklemi olmayan bir aşkın gizli öznesi oldum. Peki, aşk neydi? Düşlerimi, geçmişimi, kısaca beni, geleceğin karanlık suretine gömmüşken, onlardan vazgeçip yüzümü döndüğüm mü aşktı? Aşk isyan mıydı yoksa Nazım Hikmet'in dizelerinde betimlediği gibi, 'Gelsene dedi bana, kalsana dedi bana, gülsene dedi bana, ölsene dedi bana. Geldim. Kaldım. Güldüm. Öldüm.' diyen içtenliğin adı mıydı aşk? Yoksa mağrur bir hoşça kal mıydı aşk; peki, yıl yorgunu bedenim bir 'hoşça kal'a daha hazır mıydı? Ya gerçekten gurur şeytanın silahı, mağrur insanın da oyuncağıyla, o zaman aşktan vazgeçmek aşka haksızlık olmaz mıydı? Aşk da ben de bir şansı hak etmiyor muyduk? Savaşmadan vazgeçmek her ikimize de ihanet sayılmaz mıydı?
Sayfa 162 - Tanem & Yağız
228 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Efelikten Efendiliğe Geçiş
Etem Oruç Kuşadası’nda tanışma fırsatı bulduğum, efeleri anlatan kitaplarıyla tanınan, Ege Bölgesi’nin her toprağını karış karış dolaşmış, tam bir Egeli diyebileceğimiz, neşeli, sevecen, hoşsohbet bir isim. İlk okuduğum kitabı Umur Bey’den Atatürk’e Efelik ismini taşıyor. Geçen sene Kuşadası’nda kurulan kitap fuarına geldiğinde hem tanıştım hem de
Efelik
EfelikEtem Oruç · Berfin Yayınları · 20184 okunma
Reklam
eylül mü, sen misin büken boynumu uçuşan yapraklar göçen kuşlar mı ... ey bahar bir daha çağın başlar mı ..... yalan baharların gönlüm dargını kavuşmak ümidi..eylül yorgunu...
Sayfa 22
Geri15
53 öğeden 51 ile 53 arasındakiler gösteriliyor.