Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bedeviler, Mürettep kuvvetlere, istasyon koruması yapan erlerin alınması sebebiyle zayıflayan istasyonlara saldırmış, istasyonları kolayca ele geçirmiş ve tren hattı artık tamamen elden çıkmıştır."
Sayfa 152 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
" Can düşürmeye geldiğimiz bu yerlerde Git söyle ecel; beklemesinler bizi evde! "
Sayfa 46 - Timaş Yayınları
Reklam
Enver Bey’in sınıf arkadaşı olan Fahrettin Paşa, şunları anlatır: “1911 kışında İstanbul’da seferberlik şubesindeyim. Rütbem binbaşı. Arkadaşlarım olan hürriyet kahramanları Trablus ve Bingazi’de yerli mücahitlerin başında savaşa devam ediyorlar. Zaman zaman Balkanların durumundan bahsediyorduk. Bir gün yine böyle konuşuyorduk... Aramızdan bazıları, ah şu Enver bir Trablusgarp’tan dönse gelse de aramıza girse, bakın işler nasıl yoluna girer diye söyleniyorlardı..... Manastır lisesinden Harbiye’ye gelen bu on altı yaş sınıf arkadaşım, altı sene aynı dersanede beraber çalışmalarımdaki terbiyeli ve mahcup kurmay genç ile beşinci kısımda ilk karşılaştığımız günü hatırlıyorum. Bir kaşının ortasında bir santimlik bir beyazlık var. Arkadaşlar kendisine latife ederek bu işaretin, gelecekte pek büyük adam olacağına delalet ettiğini söylüyorlar. O da kızarıp bozarıp, Manastır şivesi ile, ‘Alay etmeyin abe kardeşler’ diyor..... Demek ki, Genel Kurmayın genç elemanları, o vakit Trablusgarp çöllerinde uğraşan Enver’in gelip işi almasında istikbal görüyorlardı.”
Mustafa Kemal, Ali Fuad, Ali İhsan Sabis, Asım Gündüz Harp Akademisi'nden 1904 yılında mezun olmuştu. Enver Paşa ve Fahrettin Altay 1902'de, Fethi Okyar 1903'te, Kazım Karabekir 1905'te, İsmet İnönü ise 1906'da mezun olanlar arasındaydı
Sayfa 268
Esaret kelepçesi, esaret nedir bilmeyenlerin bileklerini incitmez.
Sayfa 11
Reklam
Kartallar yüksek yerleri severmiş… Medine den sonra burası… ya daha sonra neresi? Ben ki en sıkıntılı günlerimi, en zor günlerimi medine de geçirmişim. Sıkıntı mı? Ah keşke o sıkıntıları hep çekseydim. Yine aç kalsaydık. Kurşunumuz bitseydi, çekirge yemeye hep devam etseydik de al bayrağımız Medine kalesinin burçlarından inmeseydi...
Sayfa 15
Allah rahmet eylesin
Ankara Askeri Yargıda kendisine görev verilmiş, bu görevi için Ankara'ya gidip gelmeye başlamıştır. Yine böyle bir görev için Ankara'ya giderken Eskişehir'de kalp krizi geçirerek, 22 Kasım 1948'de, seksen yaşında hayata gözlerini kapayan Fahrettin Paşa, vasiyeti üzerine Rumeli Hisarı'na defnedilmiştir.
Sayfa 254 - Ömer Fahrettin Türkan PaşaKitabı okudu
Can düşürmeye geldiğimiz bu yerlerde Git söyle ecel; beklemesinler bizi evde!
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.