Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bakmakla görmek arasında fark var ben sana bakınca gökyüzünü görüyorum..
Dostlarıma
Günaydın Dostlarım, Günaydın Dünya, Günaydın Mutluluk; Dostları sevmek ne güzel, ne güzel karşılıksız, Allaha yapılan kulluk. İster güneş gülümsesin, isterse yağmur rahmetini saçsın üzerimize. Hiç fark etmez dostlarla olunca çıkar gelir kapımızı çalar mutluluk... KK
Reklam
Bana onun aptallığıyla bir alakanız olmadığını söyleyebilirsiniz. Ben de size bir alakanız olduğunu söylerim. Vardır, çünkü siz onu fark edensiniz. Bu anlamda her ne kadar sizi tiksindirse de aptal ve siz, bir ekipsiniz.
Ancak bir süre son­ra insanlar, Güneş’in ve Ay’ın onlar etrafta koşturarak bağırıp çağırmasalar da tutulmadan çıktıklarını fark etmiş olmalılar. Hat­ta bir süre sonra tutulmanın rastgele olmadığını da fark etmiş ol­malılar.
Bir ilişkiyi boza­bilecek olan sadakatsizlik, şayet ilgili kişiyi aşırı rahata alış­tırmış olan hayat düzenini sarsarsa, niyet o olmamasına rağmen iyi sonuçlar doğurabilir o. Varoluşsal bir tehdit anından, ontolojik bir öz düşünüm vesilesi çıkabilir: Nedir benim ger­çekliğim, onun karşısındaki duruşum nasıl, olanaklarım ne­rede, bunların hangilerini gözden kaybetmişim? İnsan, çok­tandır söylenerek veya sessizce yakındığı bir olağanlığa dö­nüşerek sırtında bir yük halini almış olan gerçekliği muha­faza etmeyi ister birdenbire, ya da daha önce görmediği ola­nakları fark eder. Ne yazık ki, iyi insan için olumlu inşa ça­lışmasını mümkün kılan, hatta yaşamayı sürdürebilmek için bunu ona neredeyse zorlayan, kötünün yol açtığı tahribat­tır bazen.
" Acun bir yanılsamadan ibarettir insanoğlu. Sen o yanılsamayı fark edersen seni gerçekliğin pırıltılı yoluna yönlendirir. Eğer fark etmemeyi seçersen zihninin sana yarattığı dünyada yaşamaya devam edersin ve edindigin Bilgi ancak bir tülün ardındaki görüntü kadar net olur. Sen hangisini tercih ediyorsun? "
Sayfa 290 - Kutlu YayıneviKitabı okuyor
Reklam
İç sesimiz nerden gelir? Değiştirilebilir mi?
Anne-babamızın bizimle konuşma biçimi, bizim kendimizle konuşma biçimimiz, yani iç sesimiz haline gelir. İç ses otomatikleşmiş haldedir, fakat üzerine düşünerek ve onu yorumlayarak, fark ederek değiştirmemiz mümkündür.
Sayfa 16 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okuyor
Maria Puder'le tanışmadan evvelki boş, gayesiz, maksatsız günler, eskisinden çok daha ıstırap verici bir halde, yeniden başlamıştı. Arada bir fark vardı: Hayatın bundan ibaret olduğunu zannettiren bilgisizliğimin yerini şimdi, öğrenmiş olmanın azabı tutuyordu. Etrafımın artık hiç farkında değildim. Hiçbir şeyden zevk almama imkân olmadığını hissediyordum.
Sayfa 146
duvar'daki "karanlıkta kaynak yapan adam" şiirinde karanlık nasıl faşizmi simgeliyorsa, bu şiirdeki yangın da öyle, 50 yıllarında üzerimize çöken siyasal baskıyı simgeliyor. açıkça yazılması mümkün değildi. bu da chp diktasının faşizan baskısıyla, özgürlük vaadleriyle iktidara gelen dp iktidarının amerikancı baskısı arasında pek de fark olmadığını gösterir. fark olsa, 'mavi hareketi'ni 'moskova ajanları'nın bir marifeti sayar, iktidar organı gazetelerinde yazarlar mıydı? (şiiri ahmet kaya besteledi, kasete okudu.)
Sayfa 82 - Meraklısı İçin Notlar - Fabrika Durağı, / yangın gecesi /Kitabı okudu
İkinci Dünya Savaşı artık 1939-1945 arasında yaşanmış bir gerçek olmaktan çıkmış, King Kong ya da Jaws gibi, kötü bir kahraman olmuştur. Artık herkes bu büyük ve kanlı savaşı, bir savaş olmaktan çok, bir film konusu gibi görmekte, Hitler ve Mussolini medya dünyasının birer yıldızı gibi parlamakta, onların başrolünü oynadıkları dizi filmlerin izlenme oranı –reyting– yüksek olmaktadır. Hitler ve Mussolini ölmüş oldukları için telif ücreti talebinde bulunamamaktadırlar. Bu da yapımcıları çok sevindirmektedir. Bu savaş filmlerinin insanlığa en büyük etkisi, akıl almayacak vahşeti gözler önüne sererek, insanlığın oturdukları yerde oturup hallerine şükretmelerini, başlarında Hitler gibi bir deli olmadığını görerek, rahatlamalarını sağlamaktır. Dünyayı yöneten kimliksiz bir Hitler’in uzun ve kanlı ellerinin, başlarının üstünde gezindiğini fark etmelerine engel olan şey, Hitler’in filmler aracılığıyla kendilerine ulaştırılan görüntüsüdür. Ortada badem bıyıklı, saçlarını yandan ayırıp uzun kafasına yapıştıran bir Hitler olmadığı sürece, dünyanın gidişatından endişe etmek için erkendir.
Sayfa 17
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.