Ne bilim , insanın ahlaksal-etik değerlerini değerlendirme yetisine sahiptir ne de felsefe güncel yasalar koymaya...bilim olguları tasviri şekilde açıklamayla ilgilenir , felsefe ise farklı soyut düşünceler ile irdeler, parçalar. Bilim de daha çok birlikte hareketlilik önemlidir, çelişik olmamalıdır fakat felsefenin böyle bir problemi yoktur.
Montaigne’in cinsel ilişki tasviri :D
Cinsel ilişkinin gürültülü ve pis bir iş olduğunu düşünüyordu: Başka her yerde az da olsa derli toplu davranmak mümkündür; bütün öteki işler yürütülürken özlük hakları göz önünde bulundurulur: Ama bu iş ancak gülünç ya da kaba diye tanımlanabilir. Buyrun bir deneyin bakalım da bulun bu işi bilgece, saygılı bir biçimde yapmanın yolunu!
Sayfa 161 - Cinsel yetersizlik üzerine
Reklam
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 20 hours
Sanatın benzersizliği,Yeni Hedonizm ve Lord Henry'in aforizmaları
Sanat nedir? Gerçeklerin tamamıyla esere yansıması mı? Buna sanat eseri denir mi? Sanat yaşamı ve tabiatı kendi hislerinin süzgecinden geçirip yansıtması mı? Yoksa tamamıyla onun soyut dünyasının yansıması mı? Evet,sorularla başladığım bir inceleme oldu.Zira kitabı okurken size sürekli sorular sordurur.Ruh denilen şey var mıdır? Var ise nasıl
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202373.4k okunma
319 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 9 days
merhaba sevgili herkes! canım Peyami Safa’nın Matmazel Noraliya’nın Koltuğu kitabından bahsetmeye geldim. yazardan okuduğum yedinci kitap, edebiyatımızda da en sevdiğim yazarlardan olur kendileri… oturup Peyami Safa’yı saatlerce övebilirim. eserlerindeki psikososyal analizler, karakter tahlilleri vs o kadar iyi ki, kitabı yaşayarak okutuyor.
Matmazel Noraliya'nın Koltuğu
Matmazel Noraliya'nın KoltuğuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20177.7k okunma
·
Not rated
Yakın dönem Türk edebiyatının önemli yazarlarından İhsan Oktay Anar’ın “Puslu Kıtalar Atlası” adlı kitabı Osmanlı tarihi, coğrafya ve felsefenin düşlerle harmanlandığı bir eserdir. Fantastik, mistik, tarihi öğelerle bezeli olan romanda; Uzun İhsan Efendi, Bünyamin, Alibaz, Ebrehe, Hınzıryedi temel karakterleri oluşturmaktadır. İstanbul tasviri
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048.5k okunma
HUESSERL'İN FENOMENOLOJİSİNİN KRİTİĞİ...
Edmund Husserl
Edmund Husserl
, "fenomenoloji" diye adlandırdığı bir tasvirî ilim meydana getirdi. Onun metodu, muayyen bir tecrübeyi, buna benzer bütün tecrübelerin hatıralarını ve tecrübenin menşe' ve mânâsını zihinden tamamıyla çıkararak incelemek ve tasvir etmekti. Böylece, hükmü belirli bir şekilde durdurarak, zihnin zamanla incelenen şeyin cevherine varabileceğine inanıyordu. Alman filozofun bu son derece zor görüşü,
Martin Heidegger
Martin Heidegger
ve
Jean-Paul Sartre
Jean-Paul Sartre
gibi modern filozoflara tesir etmişti. "Varoluşçular" bütün varlıklar içinde yalnız insanı "karar verme" ve "saçma, esrarlı bir varoluş" içinde çeşitli imkânlardan birini seçme hakkına sahip görüyorlardı. İnsan olmak için bu seçme hürriyetini kabul etmek ve "yaşama şekli" üzerinde karara vararak ümitsizlik ve endişeden kurtulmak lâzımdı. Bu felsefe dinî bakımdan da faydalı olabilir; zirâ, yapılan seçme, ruhî bir gaye uğrunadır. Fakat aynı felsefenin dinsiz şeklinde, karar yalnız karar vermek içindir ve insanlar bu yüzden büsbütün ümitsizliğe sürüklenebilir; zirâ gayesini bulamaz.
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 68-69, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (Husserl'in Fenomenolojisinin Kritiği), İBDA Yayınları
Reklam
103 syf.
·
Not rated
Politik eylemin ne olduğunu anlatarak başlıyor Strauss. Ya ilerlemeci ya da muhafazakar yapıda olur. Aslında ikisi de benzer şeyleri amaçlıyor. İlerlemecilik, daha iyi gitmeyi istiyor da muhafazakarlık iyiye gitmekten korktuğu için ilerlemek istemiyor değil, kötüye gitme ihtimalinden korktuğu için statükoyu tercih ediyor. İyiyi amaçlamak politik
Politika Felsefesi Nedir?
Politika Felsefesi Nedir?Leo Strauss · Paradigma · 200031 okunma
FENOMENOLOJİ VE HİKEMİYAT...
– “Almanya’da Husserl, "fenomenoloji" diye adlandırdığı bir tasvirî ilim meydana getirdi. Onun metodu, muayyen bir tecrübeyi, buna benzer bütün diğer tecrübelerin hatıralarını, tecrübenin menşe’ ve mânâsını zihinden tamamiyle çıkararak incelemek ve tasvir etmekti. Böylece, hükmü belirli bir şekilde durdurarak, zihnin zamanla incelenen şeyin cevherine varabileceğine inanıyordu. Alman filozofunun bu son derece zor görüşü, Martin Heideger ve Sartre gibi modern filozoflara tesir etmişti. Varoluşçular, bütün varlıklar içinde yalnız insanı karar verme ve "saçma, esrarlı bir varoluş" içinde çeşitli imkânlardan birini seçme hakkına sahip görüyorlardı. İnsan olmak için bu seçme hürriyetini kabul etmek ve yaşama şekli üzerinde karara vararak ümitsizlik ve endişeden kurtulmak lâzımdı. Bu felsefe dinî bakımdan faydalı olabilir. Zira, yapılan seçme, ruhî bir gaye uğrunadır. Fakat aynı felsefenin dinsiz şeklinde, karar yalnız karar vermek içindir ve insanlar bu yüzden büsbütün ümitsizliğe sürüklenebilir; zira, gayesini bulamaz...”
Sayfa 58 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.