neden bu gayret ?
94 yıl aradan sonra, 2016 yılında, Fener Rum Patrikhanesi, İzmir'e metropolit atadı. 94 yıl aradan sonra, İzmir Kordon'da denize haç atma töreni yapıldı. Bu tören en son 1922’de, Yunan işgalinin son yılında yapılmıştı. ... Türk hükümeti, yardımcı olmak için elinden gelen gayreti gösterdi!
Cemal birik Profesör Doktor Hazım Atıf Kuyucak ve Fahrettin Kerim Gökay rahmetli Başbakan Adnan Menderes'in 27 Mayıs 1960'da darbesinden Kısa bir süre önce ilginç bir proje götürmüşlerdi projeye göre İstanbul Dünya dinler başkenti yapılacaktı Fener Rum Patrikhanesi Vatikan gibi ayrı bir devlet olacaktı Ayasofya yeniden kiliseyeçevrilecekti. rahmetli Başbakan Adnan Menderes bu projeyi kabul etmedi sinsi proje çöpe atıldı Adnan Menderes ise darağacına gitti
Reklam
Osmanlı Yönetiminde Bulgaristan ve Bulgar Milliyetçiliğinin Uyanışı
Türklerin Bulgaristan'ı ele geçirmesiyle kendilerine hakimiyet alanı oluşturan Boyarların halk üzerindeki baskıları son bulmuştu. Keyfi idare yerine düzenli bir devlet teşkilatı kurularak ülkeye birlik ve merkezilik getirildi⁵¹. Osmanlı Devleti, Bulgarların dini inançlarına müdahale etmemekle birlikte Bulgar Kalesi'ni İstanbul'daki Fener-Rum Patrikhanesi'ne bağladı⁵². Fener-Rum Patrikhanesi, bir müddet sonra Bulgarlar üzerinde hakimiyet kurmak amacıyla ayinlerde Bulgarcanın kullanılmasını yasakladı. Bulgar din adamlarının eğitimleri ve terfi şansları bulunmuyordu. Yunanlar tarafından hizmetkar olarak kullanılıyor, hatta kimi zaman ayinlerin ortasında dövülüyordu⁵³.
Sayfa 153 - Timaş Yayınları, Taha Niyazi KaracaKitabı okudu
Patrik Gregorios'un önünde, sehpaya çekildiği " orta kapı" Fener" Rum Patrikhânesi "nde hâlâ kapalı durmaktadır. Rumlar, Patrik seviyesinde bir müslüman din adamını aynı yerde ipe çekmedikçe bu kapıyı açmamaya yemin etmişlerdir. Bütün papazlar bugün bile, Heybeli Ada'daki Papaz Mektebi'ni bitirdikten sonra bu kapının önünde aynı yemini tekrarlamaktadırlar. Şu hale göre patrikhânenin umumi havası ve papazların zihniyeti Yunan istiklal hareketinden beri asla değiş lmemiştir. Bunu, Yunan ordusuyla vatan müdafaasinda karşı karşıya gelen Türk ordusunun arkadan hançerlemeğe mâtuf "Pontus" yeraltı faaliyetini hazırlamakla bütün açıklığiyle ortaya koymuşlardır.
432 syf.
10/10 puan verdi
Milli mücadele döneminin önemli kahramanların biri Papa Eftim. Osmanlı'nın güçlü olduğu zamanlarda Fener Rum Patrikhanesine vermiş olduğu imtiyazlar belli bir süre sonra imparatorluğun yıkılması için kullanılıyor. Patrikhane, milli mücadele döneminde ise Türk Ortodokslarını Rumlaştırarak asimile etmeye çalışıyor. İşte Papa Eftim( Karahisarlıoğlu Pavri) bu plana görüp karşı çıkıyor. Bu karşı çıkışla beraber mücadele başlıyor ama bitmek bilmiyor, öyle ki torunu Sevgi Erenerol kumpas davası Ergenekon'dan yargılanıyor. Kitabı okurken üzülerek görüyoruz ki Fener Patriği başta Yunanistan olmak üzere ABD, Vatikan ve Avrupa ülkelerinden destek alırken Papa Eftim Atatürk'ten sonra tam anlamıyla yalnız bırakılıyor sadece Alparslan Türkeş ilgileniyor. Kitabın verdiği bilgilerden bence en önemlisi Papa Eftim'in de ömrünü onlarla mücadeleye adadığı Fener Rum Patrikhanesi'nin ülkemize ve milletimize karşı faaliyetleridir. Patrikhane, ''ekümeniklik-evrensellik'' iddiası ile Vatikan gibi bir devlet olmayı hedefliyor. Tıpkı İstanbul fethedilmeden önce Bizans'ın devlet içinde devlet olması gibi Patrikhane'de tekrar devlet içinde devlet olarak Bizans'ı diriltmeyi amaçlıyor. Patrikhane Lozan'da İstanbul'dan gönderilmek istense de gönderilemiyor fakat imtiyazları elinden alınıp var ile yok durumuna getiriliyor. Atatürk sonrasında ise taviz verile verile Patrikhane tekrar güçleniyor. Patrikhane'yi topraklarımızda bir ur olarak düşünmek yerinde olur. Pkk terörü görünür olduğundan güvenlik dediğimizde belki akla en fazla pkk gelir fakat kitabı okuyunca anlıyoruz ki Patrikhane'nin terörü sessiz, sedasız ama daha tehlikeli.
Türk Papa
Türk PapaÜmit Doğan · Kripto Basın Yayın · 201648 okunma
Türk Ortodoks Patrikhanesi, Atatürk'ten sonra gelen hükümetler tarafından hak ettiği ilgi ve itibarı görememiştir. Atatürk, Fener Rum Patrikhanesine karşı oldukça kararlı bir politika izlemiş, ancak daha sonra gelen hükümetler... taviz vermiş, aşırı hoş görü içinde olmuşlardır.
Sayfa 413
Reklam
276 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Fransa’daki Türklere en büyük hakaret, Fransızlaştıklarını söylemektir
“Azınlık” tanımı, kelimenin taşıdığı o eksiklik vurgusu ile, beni oldum olası rahatsız eder. “Az” olmak, yani sayıca az olmak anlamı ile aslında gramer açısından çok güzel türemiş bir kelimedir; ancak o “az”lığın sadece “sayı” ile sınırlı olmadığını bilmek, şu dünyada varolduğundan beri insanın insana baskısını, tahakkümünü, zulmünü hatırlamak
Azınlık
AzınlıkSamim Akgönül · BGST Yayınları · 20111 okunma
Hayır, hayır şeriatı sadece Atatürk kaldırdı.d
Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethinden sonra geniş yetkiler verdiği İstanbul Fener Rum Patrikhanesi, her fırsatta Türk milletini sırtından vurmuş, düşman güçlerle sürekli işbirliği içinde olmuştur.Oysaki Osmanlı Devleti patrikhaneye dini statüsü gereği son derece saygılı davranmış patrikleri el üstünde tutmuş hatta patriklere padişahla doğrudan konuşma yetkisini dahi vermiştir.
Sayfa 39 - PDF
Papa Eftim'in Pontus (Rum) Çetelerini İsyandan Döndürme Çabaları
Papa Eftim, Dahiliye Vekili Fethi Bey ile Pontus çetelerinin harekat sahasına giderek onları ikna etme talebinde de bulunmuş fakat bu isteği kabul edilmemiştir. Bunun sebebi yabancıların teşviki ve Fener Rum Patrikhanesi'nin tesiri altında bulunan Pontus çetelerinin Papa Eftim'in nasihatleri ile yola gelmeyeceklerinin hatta Papa Eftim'e bir suikastte bulunacaklarının düşünülmesidir. Dahiliye Vekili Fethi Bey, Papa Eftim'in gönlünü almak için ona Akdağmadeni dağlarında bulunan Hristiyan çeteleriyle meşgul olmak vazifesini vermiştir. Papa Eftim de iki papaz ve iki sivilden oluşan bir heyet teşkil ederek yaptığı teşebbüsleri başarı ile sonuçlandırmıştır. Fener Rum Patrikhanesi'nin vaatlerine kapılarak yollarını sapıtan ve eşkiyalığa başlayan bu çeteciler Papa Eftim'in istek ve tekliflerini tamamen kabul etmişlerdir. Bu çeteciler Papa Eftim'in delalet ve şefaatiyle affa kavuşmuşlar, bazılarının da teslim olmaktan ve kötü bir sonuca uğramaktan korktukları için yurt dışına çıkmalarına izin verilmiştir.
Milli mücadele yıllarına gelindiğinde Fener Rum Patrikhanesi, Türk Ortodokslarını Hristiyan olduklarından dolayı yoğun Rumlaştırma politikasına tabi tutmuştur. Fener Rum Patrikhanesi'nin bütün çabalarına rağmen bu insanlar, Kurtuluş Savaşında Mustafa Kemal Paşa'nın yanında yer alırken Fener Rum Patrikhanesi'nin faaliyetleri ve Yunan işgaline de sert tepki göstermişlerdir.
Sayfa 11 - · Kripto Basın Yayın ·Kitabı okudu
166 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.