Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bana bir tane aşk hikayesi bulup getirin ki âşıklar sonunda kavuşmuş olsunlar.
Sevmek Zamanı'nda en etkilendiğim sahne hiç şüphesiz final sahnesindeki o ince nüanstı. Halil ile Meral'in ölmesine sevinmedim elbette ama diğer Yeşilçam fimlerinde aşina olduğumuz gibi Halil ile Meral evlenseydi ve gökten üç elma düşseydi şayet yönetmenin filmin başından beri ortaya koyup yürüttüğü o fikir çürümüş olacaktı. Aşk dediğimiz mefhumda; nefis yoktur, karşılık yoktur, terk yoktur, aşkın bu dünyada vuslatı da yoktur çünkü gerçek aşkta âşıklar kavuşmaz ve gökten hiç üç elma düşmez. Bana bir tane aşk hikayesi bulup getirin ki âşıklar sonunda kavuşmuş olsunlar. Ya Kerem olur yanar Ya Ferhat olur başına gürz düşer ve ölür Ya da Mecnun olur çöllerde biter hayatı... Leylâ ile Mecnun kavuşmuş olsaydı bugün konuşacak Leylâ ile Mecnun'umuz olmazdı. Keza Kerem ile Aslı'mız, Ferhat ile Şirin'imiz, Tahir ile Zühre'miz, Meral ile Halil'imiz olmazdı. Türkiye'den biraz uzaklaşalım; Romeo ve Juliet'imiz de olmazdı. Hülasa; aşkın bu dünyada vuslatı yoktur.
ADINI BİR KERE ÖPEBİLİR MİYİM...? *** Sen bana bakınca; balta girmemiş ormanlarda ihtilâller oluyor, her ağaç ev sanıyor kendini. Her ev köksüz bir ağaç oluyor. Yasalar hükmünü kaybediyor sen bana bakınca; Aristokratlar haklı buluyor bütün devrimleri, Garipler bir gecede galipliğe atanıyor. Hükümetler kuruyor, ağrılı başıma dizinin
Reklam
284 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Abdullah Küçükkaya | Yamalı Yürekler Merhabaa Sizlere kapak tasarımıyla içimizi açan, sıcacık yapan ama içeriğiyle de bizi yer yer güldüren, yer yer hüzünlendiren bazen de sinirlendiren bir kitapla geldim. “Gözyaşı ne kadar kederli akarsa o kadar iz bırakırdı düştüğü yere.” Hikayemiz Sivas’ın Yamalı köyünde geçmektedir. Yamalı köyü, Eğri
Yamalı Yürekler
Yamalı YüreklerAbdullah Küçükkaya · Morena Yayınevi · 202413 okunma
Mitolojideki Ferhat, dağların kayalarını oyan bir Kürt heykeltıraştır. Ferhat İran Kraliçesi ve 7.yy'daki güçlü kralı II. Chosroes'in karısı olan Şirin adlı kadına aşık olur. Şirin Mezopotamya ovalarındaki başkent Ctesiphon'dandır ve Kurdistan dağlarının eteklerindeki Kasr-ı Şirin'de (Şirin'in Sarayı) kendisi için yaptırılan bir zevk bahçesine-sarayına henüz sahip olmuştur. Ferhat Şirin'in çıldırtan aşkı yüzünden dağları terk eder (günümüzde bile. ovalardaki şehir ve kasabalara giden genç Kürtlerin dağlara geri dönmeyişinin en yaygın nedeninin aşk olduğu söylenir).
Radyo Programları…
Cuma sabahları, yedi haberlerinden önce Halk Hikâyeleri yayınlanırdı. Deli Dumrul, Leyla ile Mecnun, Köroğlu, Yusuf ile Züleyha, Ferhat ile Şirin, Dede Korkut gibi halk hikâyeleri, destanlar, efsaneler bu bölüm için dramatize edilir, gerektiğinde yerel ağızlar kullanılırdı. Köylerde yaşayan ve güne çok erken başlayan dinleyici kitlesine hitap ederdi.
Sayfa 83 - Yapı Kredi Yayınları - 14. BaskıKitabı okuyor
Aşk acısı ve muhabbetiyle yaratılmış olan gönül, nerede ve nasıl huzur bulabilir ki?
Sayfa 9 - Ren KitapKitabı okudu
Reklam
Ah! Ferhat, yine mi dağlara vurdun Üzülme, masmavi söküyor şafak Dağı eriterek ve ağlayarak Kalbinde Şirin'e saraylar kurdun Kahrıyla tutuştun çaresizliğin Kar yağdı içine ve gül üşüdü Benim de celladım vahşi bir yalan Umut ki, kapkara, çöl gibi kurak Kapandı gözleri; kâkül üşüdü
284 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Yamalı Yürekler
Herkese Merhaba Bugün sizlere
Abdullah Küçükkaya
Abdullah Küçükkaya
kaleminden
Yamalı Yürekler
Yamalı Yürekler
kitabının yorumu ile geldim Mayıs ayının sıradaki kitabı ile sizlerleyim. 2024 yılı basımlı 284 sayfalık bir kitap. 𖹭Yağmurlu bir ilkbahar sabahıydı. Kara Konak'ta yaşayan bir kız, içine işleyen gamlı gamlı öten bir kuş sesine uyandı. Yatağından doğrulup baktığında, kabarık tüylü,
Yamalı Yürekler
Yamalı YüreklerAbdullah Küçükkaya · Morena Yayınevi · 202413 okunma
Avnî
Sultan Fâtih’in (şair Avnî) elden gider redifli gazeli pek dokunaklı gelir bana. Bir başka sultan şair (Kanûnî merhûm = Muhibbî) ve daha sonra Ziya Paşa birer nazîre yazmışlar. Hepsi beşer beyit. "Yâr için ağyâr ile merdâne cenk etsem gerek İt gibi murdar rakîb ölmezse yâr elden gider" – Avnî [Aşk işinde üç kahraman bulunur daima.
İran'ın en kudretli Şahı Hüsrev Perviz'le evlenmişti. Tüm ülke yeni kraliçenin bir kafir olduğunu öğrenince isyan etti. Ama şah onu herkesi karşısına alacak kadar çok seviyordu. Ayrıca Hüsrev Perviz güçlü bir hükümdar olduğu kadar zeki bir adamdı da. Dünyevi güzelliğin ne derece geçici bir şey olduğunun bilincindeydi. Bu yüzden de sevdiği kadının güzel yüzü ve eşsiz vücudunun mermerden bir heykelini yapması için zamanın en tanınmış heykeltıraşı Ferhat'ı görevlendirdi. Genç sanatçı her gün kraliçenin cennete yaraşır güzelliğine bakarak çalışırken sonunda karşı konulmaz bir aşk ateşiyle yanmaya başladı. Nereye gitse, ne yapsa, gece gündüz demeden her yerde bu meleğimsi yüzü görür olmuştu. Sonunda tutkusuna daha fazla direnemedi. Heykel her geçen gün kraliçeye daha bir benziyor, heykeltıraşın ses tonu yüreğindeki fırtınayı ele veriyordu. Ve günün birinde şah da durumu fark etti. Büyük bir kıskançlıkla kılıcına davrandı ama Şirin kendisini heykeltıraşın önüne siper ederek adamı korudu. Yarattığı eserin yüzü suyu hürmetine de Hüsrev Perviz heykeltıraşın hayatını bağışladı ama onu onu ömrünün sonuna dek Bisütün Dağları'nda sürgüne gönderdi.
855 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.