İmam-ı Gazali’nin Bazı Eserleri 1 — İhya’ulûm el-Dîn: Gazalî nin en meşhur ve en büyük eseridir. Bu kitapta fıkıh ile tasavvuf mezcedilmiştir.
Sayfa 9
Yatakta uzanıp Kur'ân okunmasında, tesbih ve tekbir getirilmesinde sakınca yoktur.
Sayfa 36 - *ezberden okumak kastediliyor olmalı.Kitabı okudu
Reklam
Her cüz, kül’den başka bir şey olmadığı gibi, ayniyle küllün kendisi de değildir. Meselâ, fıkıh insanın gayridir demek caiz olduğu halde, fakih’in  gayridir demek caiz değildir. Zira insan fıkhın sıfatına delâlet eden bir şey değildir. Binaenaleyh, birisinden anlaşılan mâna, diğerinden an­laşılan mânadan ayrıdır anlamında, cevher ile kaim olan araz, cevherin  gayridir denmesi gibi, sıfat da, kaim olduğu zatın gayridir demek caiz  olur. Bu da ancak iki şartla caiz olur: Birincisi: Şeriatın bunu menetmemesidir. Bu da Yüce Allah’a  mahsustur. İkincisi: Başkası lâfzından, kendisine izafe edilen şey bulunmak­sızın, varlığı mümkün olan şey anlaşılmamalıdır. Çünkü bundan, eğer bu mâna anlaşılırsa, Zeyd’in siyahlığı, Zeyd’den başkadır demek caiz olmaz. Zira siyahlık Zeyd olmadan mevcut değildir. İşte böylece, gerek mânanın, gerekse lâfzın ayrı ayrı oynadıkları roller meydana çıkmış oluyor. Binaenaleyh, açık olan hususlarda sözü daha fazla uzatmanın bir anlamı yoktur.
Sayfa 103Kitabı okudu
Bugün “İslam” diye ortaya konulan din, özellikle Emevi döneminden başlayarak, daha sonra Abbasiler döneminde sonuca ulaşan uydurma hareketinin ürettikleriyle karışmış bir yapı arz etmektedir. Bu “İslam”, temellerini sırf Kuran’dan alan, yani din adına Kuran’ı yeterli gören bir “İslam” anlayışı değildir. Bu “İslam”, Emevilerin ve Abbasilerin reforma uğrattığı “İslam”dır. Emeviler ve Abbasiler tarafından yapılan reform; dini zorlaştırma, karartma, insan doğasıyla çatışır hale getirme ve kadınları toplumdan soyutlama şeklinde yapılmıştır. Bu ilaveleri yapanlar, dinin kaynağı olduğunu iddia ettikleri yüzlerce hadis ve fıkıh kitaplarıyla dini dejenere etmişlerdir. Dini dejenere eden bu tarihi sürecin en baştaki basamağı Emevi devridir. Bu dönemi iyice incelersek, din diye uydurulan mezheplere, hadislere neden güvenemeyeceğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Emevi dönemi gelince dört halife döneminde hadis nakillerinden dolayı azarlanan Ebu Hureyre ve Kab gibiler bir anda baş tacı oldular. Aynı Emeviler, İslam’daki ilk ciddi kargaşayı çıkarmış ve Hz. Ali’ye karşı savaşmışlardır.
Talebelerinden Ebû Sâlih naklediyor:  “Bir gün İbn Abbas’ın evine doğru geldim, ne göreyim yüzlerce insan evin kapısında durmuş, ondan bir şeyler öğrenmek için bekliyorlar. İçeriye girdim, dışarıda olanları ona haber verdim.  Kalktı  abdest aldı, evinin büyük odasının üst köşesine oturdu.  Dedi ki:  “Çık dışarı! Kur’ân’ın te’vili ve  tefsiri  için soruları olanları içeriye al!” Çıktım dışarı: “Kur’ân konusunda sorusu olan gelsin dedim” onlarca insan içeriye girdi. Hepsinin soruları vardı; sordular, hepsine cevaplar verdi. Onlar çıktı; “Şimdi helâl, haram -yani fıkıh- konusunda soruları olanları içeriye al” dedi. Onlar geldi. Sonra: “ferâiz (miras hukuk) hakkında sorusu olanları” dedi. Onlar geldi ve çıktılar. Sonra: “Arapça ve şiir hakkında soruları olanları al” dedi. Onlar da geldi ve sordular. Ben onun ilmine, zekâsına, hafızasına hayran kalmıştım. İbn Kesîr,  el-Bidâye,  VII,  87.
Sayfa 387 - Siyer YayınlarıKitabı okudu
FUAT SEZGİN-GAS
60 yılı aşkın bir süredir bilim tarihi çalışmalarını yürütmekte olan Prof Dr. Fuat Sezgin’in başyapıtı olan Geschichte des Arabischen Schrifttums (GAS) isimli 13 ciltlik eserinin işlediği konular şunlardır: Cilt 1, Leiden 1967: Kur’an bilimleri, hadis, tarih, fıkıh, kelam ve tasavvuf. (yaklaşık 430/1038 yılına kadar) Cilt 2, Leiden 1975:
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.