İran'ı bilmeyen sözde İran uzmanları, yıllarca İran'ın ne kadar güçlü olduğunu anlatıp durdular. İran'ın son yıllarda ne kadar geliştiğinden, Sipahi Pasdaran adı verilen devrim muhafızlarının esrarengiz savaş kabiliyetinden vesaire söz ettiler. Oysa İran'ı övüp arşa çıkaran bu uzmanlar ne tek kelime Farsça bilir ne de
Ciğerinin şifasını sirkede bulan kimsenin, bal derdini artırır.
Reklam
Gül, çamurdan üstündür ama, çamurla beslenmeye alışmış olan, dönüp güle bakar mı?
Tıpkı babasız bir oğul gibi, oğulsuz bir babayı da kimse basmaz bağrına. Firdevsi, Şehname
Yeryüzünde bütün ıstıraplar, aza kanaat etmemekten doğar. -Firdevsi
Sasaniler Dönemi bir anektod
Şehname'de Feridun denilen hükümdar bir semboldür. Firdevsi diyor ki, "Bu adam kendini adalete adamış idi, sen de adil ol, sen de Feridun olursun, Feridun nurdan yaratılmış değildi, sen de adil ol, sen de Feridun olursun." Aynı şeyi Şirazlı Sadi de Gülistan'da anlatıyor: Hüsrev-i Nuşirevan ava gitmiş, kebap yapıyorlar fakat tuz yok, kullar bir köye gidip oradan tuz getirecekler; Hüsrev, "Tuzun bedelini doğru dürüst ödeyin" diyor. Maiyet "O kadar tuzdan ne olacak?" deyince Hükümdar, "Melik köylünün bağından bir elma koparıp yese, kullar arkadan gelip bütün ağacı devirir" diye cevap veriyor. Bu, yağmacılığın yukarıdan aşağıya nasıl yayıldığını anlatan güzel bir cevap.. Bu zihniyet Şirazlı Sadi ile ta 13. asra kadar geliyor.
Reklam
Kadisîye'de, Sa'd b. Ebi Vakkâs'ın komutasındaki İslâm ordularının karşısına Küfür ordusunun komutanı olarak Rüstem çıkar. O, o gün ve o şartlar altında küfrün temsilcisi ve başıdır. Müslümanlar bunu böyle bilip ona göre davranırlar. Ancak 3 yüzyıl sonra, Kitabına besmele ve dualarla başlayan, müslüman olmakla övünen Firdevsî, Rüstem'i örnek kahraman, yüce şahsiyet olarak anmaktan çekinmez.
Sayfa 25
Firdevsi'nin muazzam sözü: "Yeryüzündeki bütün ıstıraplar aza kanaat etmemekten doğar.”
211 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Sahiden de hayat efsaneyi tekrar eder mi?
(Dikkat! spoiler içerir) Bayıldım! Mitler ve efsaneler ile dolu bir kitap. İki temel eser üzerinden konu anlatılır. Sophokles'in Kral Oidipus'u ve Firdevsî'nin Şehname'sinden Rüstem ile Sührab'ın hikayeleri arasında geçer. İlk eserde babayı öldürmek ikinci eserde oğulu öldürmek. Bu iki konuya hakim olmak önemli. Kitap ilk olarak Cem'in babasızlık ve yeni bir baba bulma heyecanı ile ilerler. Bir kuyu ustasının çırağı olarak Öngören'e gider. Burada Mahmut Usta'yı babası olarak görür. Cem, bunu üniversiteye hazırlık sınavı için dershane parasını biriktirmek amacıyla yapar ama kırmızı saçlı kadını görmesiyle her şey değişir. Maalesef babası olarak gördüğü Mahmut Usta'yı kuyuda terk etmesiyle ilk tren bileti ile annesinin yanına geri döner. Bu terk etmenin üzüntüsünü düşünmemeye çalışsa da acısını yıllarca yaşar. Aradan seneler geçer. İyi bir evlilik yapar işlerini büyütür sonunda zenginlik. Sonrasında sarpa saran bir karmaşa içinde sonunu kolaylıkla anlayabileceğiniz aynı zamanda fazlasıyla şaşıracağınız bir roman. Başta bahsettiğim iki konunun bir arada kullanıldığı yaşanacağı için efsaneye dönüşen hikayede tercih oğulun babayı öldürmesinden yana kullanılmıştır. Yazara fazla aşina değilim ancak incelemelere baktığım kadarıyla seveni de çok sevmeyeni de şahsen ben kurgusal olarak anlatılan hikayeyi sevdim. O kuyudan su çıkacak mı? Kırmızı saçlı kadın kim? Mahmut Usta öldü mü? Cem tutuklanacak mı? Ben merakla okudum. Benim için baştan sona akıcı bir kitap oldu okumanızı tavsiye ediyorum.
Kırmızı Saçlı Kadın
Kırmızı Saçlı KadınOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201950.6k okunma
FİRDEVSİ/ŞEHNAME
Firdevsi, Şehnameyi tamamlamak için otuz yıl beklemiş. Sözünü anlatabilmek için yüz yirmi yerde farklı tabir kullanmıştır.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.