An Elegy on the Death of a Mad Dog
Good people all, of every sort,
Give ear unto my song;
And if you find it wondrous short,
It cannot hold you long.
In Islington there was a man,
Of whom the world might say
İnsanlar felçli bir adamın başarılarını normal insanlara göstermekten asla geri kalmıyorlar. Ya da fırsatları olmayan birilerinin başarılarını. Burda es geçtikleri birşeyler olduğunun farkında değiller. Bir arkadaşımın çok zeki olan kardeşi kendine alınan laptopu çöpe atmıştı bunu anlamlandiramamasti. Peki bunu yapmasına sebep neydi. Benim nezdimde uğraşacak/zaman geçirecek uğraşlar bulununca insan yeterince düşünmeye vakit ayıramıyor. Stephan Hawking de bu şekilde onun vaktini öldürecek bir çok fonksiyondan uzak olduğu için düşünmeye daha geniş bir vakit ayırabiliyordu. Belli başarılara ulaşmış insanlar göz önüne alındığında çoğunun bir şekilde toplumdan uzaklaşmış sade hayatları olduğu farkedilecektir. Hayatımızda yer alan her faktör beynimizi işgal etmekten kaçınmıyor ve vaktimizi çalıyor.
Bir zamanlar bir krala Arabistandan iki tane doğan hediye edilir.Bunlar kralın şimdiye dek gördüğü en güzel kuş türü olan aladoğanlardır. Kral, bu değerli kuşları eğitmesi için onları doğancıbaşına verir. Aylar ayları kovalar ve bir gün doğancıbaşı Kralın huzuruna gelip, doğanlardan bir tanesinin mükemmel bir şekilde çok yükseklerde süzülerek
“Zamanın doğrusal olduğuna güveniriz. Muntazam şekilde ebediyen ilerlediğini düşünürüz. Sonsuza dek. Ancak geçmiş, şu an ve gelecek arasındaki fark illüzyondan başka bir şey değildir. Dün, bugün ve yarın peş peşe gelmez. Sonsuz bir döngü halinde birbirlerine bağlıdırlar. Her şey birbirine bağlıdır.”
Dark