Yurdumuzu tehdit eden kızıl tehlike” hakkında feryatlar koparılacak, “kominformun memleketteki yıkıcı faaliyeti” üzerinde tüyler ürpertici masallar anlatılacaktır. Ve bu oyunda bütün halk düşmanları elbirliği etmiş vaziyettedir. Bu hususta, ihtiyar tilki Hüseyin Cahit Yalçın, ihtirastan gözleri kararmış Fahri Kurtuluş, yabancı menfaatlerin yorulmaz müdafaacısı Yalman, tipik Bizanslı Fuat Köprülü, Turancı’ların oyuncağı Kenan Öner hep aynı saftadırlar.
İnönü'nün siyasi ve sosyal durumum müsaade ettiği oranda, Türkiye'nin daha normal siyasi bir rejime kavuşabileceğini ve hatta muhalefet partilerine izin verebileceğini söylemesi üzerine ilk kez Nuri Demirağ 6 Haziran 1945'te Milli Kalkınma Partisi'ni kurmuştur. Fakat asıl muhalefet partisini 7 Haziran 1945'te dörtlü takrir ile Türkiye'de demokrasinin ne zaman kurulacağını soran Celal Bayar, Fuat Köprülü, Refik Koraltan ve Adnan Menderes -ki hepsi CHP üyesiydiler- kurmuşlardır.
7 Haziran 1945’te Celal Bayar ile üç parti üyesi - o tarihte pek tanınmayan Adnan Menderes, milliyetçi tarihçi Fuat Köprülü ve Atatürk’e yaltaklanışı meclise âdeta atasözü biçimini almış olan Refik Koraltan, serbest parti politikası isteyen bir önerge verdiler. Halk Partisi’nden atılınca, 1946 Ocağında Demokrat Parti’yi kurdular. 1944 yılında
Sayfa 605Kitabı okudu
Tarihçilikte ekoller
"Batı'daki Hristiyan ve milliyetçi tarih yazıcılığına tepki içinde gelişen Türkiye'deki milliyetçi tarihçilik, özellikle Fuat Köprülü ve sonrasında, Bizans'ın Osmanlı toplumu üzerindeki etkilerini toptan redde yöneldi, bugün de Osmanlı Devleti’nin yalnızca Türk-İslam geleneğinin bir devamı olduğunu kanıtlama gayreti içindedir."
Sayfa 19
Oğuz kitleleri 11. yüzyılda nüfus artışı ve otlakların daralması sebebiyle Ön Asya'ya ve Anadolu'ya göç etmeye başladılar. Bu göç dalgası, Büyük Selçuklu ve Anadolu Selçuklu devletlerini yarattı. Bu feodal devletlerin kurulması, bağrında feodal ilişkilerin filizlenmeye başladığı Türkmen-Oğuz kitleleri için, feodalizm aşamasına sıçramayı
Sayfa 62 - Feodal Devlete SıçrayışKitabı okudu
Kitab-ı Dedem Korkut:
Türk edebiyatı tarihi büyük âlimi Prof. Dr. Fuat Köprülü'nün, derslerinde söylediği bir söz vardır: "Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut'u öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar.
Sayfa 7 - Boğaziçi YayınlarıKitabı okuyor
