Yalnızlık ile yaşlılık aynı şey olabilir mi, diye düşündüm. İkisinin de sayılarla alakası yoktu, şişeyi kafaya diktim, ikisi de ölüme yakındı, ikisi de gözlerden ırak ...
Bir keresinde " Çok susan adamın kafası gürültülü olur doktorum, demişti bana," çünkü düşündüğü hiçbir şey, cümle olup ağzından dışarı dökülmez. Birikir de birikir içinde.
Ben var mıyım Yurdanur? Bana öyle geliyor ki ben, tayyareci yüzbaşı ya da sadece yetmiş dört olan ben, güneşin kumda bıraktığı çelimsiz bir lekeden ibaretim. Bir sert rüzgara bakıyor her şeyi unutup aklımı kaçırmam.
ŞK 74