bitki çayı içmekle sarhoş olup dertler unutulmuyordu, üzülüyordun ve etrafında ki kimse bir dizi kahramanı gibi sana kıyamam gel ben varım yalnız değilsin sorun neyse birlikte hallederiz de demiyordu, burası gerçek dünyaydı herkes kendince haklıydı, herkes yorgundu kimsenin kimseyi dinlemeye anlamaya zamanı yoktu.
eski bir arkadaşın dediği gibi hayat yavaş yaşanmalıydı, sırlar anlarda saklıydı ama hızla dönen dünyada kimsenin yavaş yavaş hissedilen anlara zamanı yoktu.
doğruyu yapınca yada doğru yolda yürüyünce doğru seni bulur da yanlıştı. bazen ne yaparsan yap olmuyordu...olmuyordu... olmuyordu..
sahip olduğun her şeyi feda ettiklerin çoğunlukla bunu hak etmeyenler oluyordu.küçük mutluluklar minik beklentiler seni görünmez yapmaya yetiyordu sadece.
sövmek saymak geçiyor içimden bir şeyleri kırıp dökmek, dağıtmak her şeyi nasılsa düzeltmeye çalıştıkça olmuyordu bari bırakalım dağınık olsun...
nerede yitirdim heveslerimi sevinçlerimi kaç hayal kırıklığından sonra bu hale geldim.sonsuz neşe ve umut herşeyin iyi olacağına dair inanç ve hayaller nerede terk etti beni...
ömrün ortası diye şiirler yazılan yaşta her şeyden bezmiş doğru diye tutunduğu her şey yanlış çıkmış kocaman bir yeniğim ben.