Napcam ben şimdi. Bilmiyorum ,unutmuşum böyle duyguları.Napicam ben. Napcam ben. Napacam ben. Sevgilim olcak galiba. Napacam ben ahahahahahahahahahhahaah Kalp atışlarım hızlandı. Hayriye gibi oldum. Sakin ol belma.
Bir nevi yin yang meselesi galiba bahsedilen..
Her ruh küfürle imanı, cennetle cehennemi, güzelle çirkini yan yana taşır.
Reklam
Sevdiğimiz insanın konuşmasını dinlemek, ağzının, çenesinin, dudaklarının sırf siz dinleyesiniz diye konuşmak için çırpınıp durduğu o yalnızca bir kez olup bitecek güzelim anları -galiba her güzel ve kötü anın ortak akıbeti- seyredebiliyor olmak ne inanılmaz bir keyiftir. Bazen, hayatımızdan yitip giden birinin, en çok sesini özlediğimizi düşünür, çok çok geçmişte kalmış kalabalık, şen şakrak bir kahvaltı masasının artık sonsuz boşlukta kaybolup gitmiş olan, eşsiz gürültüsüne kendimi bırakırım.
Sayfa 23 - YKY
Üzerlerine "Ya hürriyet! Ya ölüm!" yazılı bayraklar gene şurada burada görülüyordu ama Tanrı, imparatorluğun kaderine hürriyeti degil, artık galiba ölümü münasip görmüstü...
“Herkes o kadar birbirinin aynısı ki, gelenler gidenleri ya da gidenler gelenleri aratmıyor. Galiba bu yüzden, kalabalığın yalnızlıktan bir farkı yok."
Eskide kalmış, çok eskiyen, eski bir zaman.
O ışıltılı dünyanın ardına bambaşka bir yalnızlık, bir çöküş gizlenmek istenmişti. Bir yanlışı sonuna kadar yaşamaya o zamanda hiç kimse hazır değildi galiba. Bir hayalin henüz yıkılmadığı, parçalarına ayrılmadığı, bir umudun, tüm eksilmelere, zorunlu ayrılmalara karşın, yenilenebileceğine duyulan inancın yitirilmediği bir zamandı o zaman..
Reklam
"Galiba asıl korkumuz sevmek değil. Onun arkasına gizlediğimiz sevilmemek korkusu."
Acı, hassasiyetini kabuklaştırıyor insanın. Ölmek galiba bu. Ayrılığa alışmış gibiyim. Tevekkül, teslimiyet. Ve heyecanların gün geçtikçe kararan pırıltısı. Alışkanlıkların insanı pestile çeviren çarkı.
Sayfa 134
Kesinlikle ..
ölümün ömrü bir gün galiba aşk ömür boyunca
Sayfa 131 - Can YayınlarıKitabı okuyor
"İnsanın kendi ölümünü düşünmesi ne korkunç" dedi. "Hele onun yakınlaştığını bile bile kendini onu düşünmekten alıkoyamaması... Bazı insanlar hazırlık yapmadan ölmenin mutluluğuna kavuşuyorlar. Ani bir kaza, bir kalp krizi mesela. Korkmana gerek kalmadan göçüp gidiveriyorsun bu dünyadan. Sonra da düşünce diye bir şey kalmıyor. Galiba işin korkunç yanı ölmek değil, ölümden korkmak. En temizi bir kurşun. Evet evet, kafaya saplanan bir kurşun. Güm, diye bir ses ve daha ne olduğunu bile anlamaya fırsat kalmadan, yoksun!"
Reklam
Harbi Instagram oluyor galiba 🤣🤣😂😂
İnsanoğlu denen aşağılık yaratığın alışamayacağı hiçbir şey yok galiba!..
"Ben artık ölmüşüm de ağlayanım yok galiba."
Sayfa 11 - İthaki Yayınları - 2126 Japon Klasikleri - 8
"Aşk"
Bir araya geldik mi çocuklaştığımızı keşfetmiştik. Hiç utanmıyorduk bundan. En basmakalıp, en klişe, en ucuz sözleri söylüyorduk ve bunlar bize yepyeni, ulaşılmaz, kanatlı şiirler gibi geliyordu. Galiba aşk, utanç duyusunun ortadan kalkması demek. İki kişinin birbirine karşı hiçbir şeyden, hiçbir düzeysizlikten utanmaması demek... Filiz'le birbirimize öyle cümleler kullanıyorduk, öyle sözler söylüyorduk ki bir üçüncü kişinin bunları duymasına dayanamazdık. (...)Gerçek bir masumiyetti bu. Masumduk, eğleniyorduk, çocuktuk, çocuklaşmaktan zevk alıyorduk, taklitler yapıyor, en adi aşk sözlerini tekrarlıyor, kendimizi fotoroman duyarlılığına bırakıyor ve aptalca şeyler söylüyorduk. Bir oyuna kaptırmıştık kendimizi.
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.