320 syf.
9/10 puan verdi
Var mısın?
……………………………………………………………………… Doğan Cüceloğlu, biliyoruz ki birçok bilimsel makalesi bulunan bir psikolog ve aynı zamanda çeşitli topluluklara bilimsel psikoloji seminerleri yapmış bir iletişim psikolojisi uzmanıdır. İnsanın kişisel olarak gelişimine katkı sağlayabileceği ve farkındalık kazanabileceği kitaplarıyla, Türk insanının düşünce,
Var mısın?
Var mısın?Doğan Cüceloğlu · Kronik Kitap Yayınları · 202127,4bin okunma
Kar
Bir müziğin hikâyesi. youtu.be/kFUeijXc0iw?si=... Paketinden yeni çıkmış pürüzsüz, bembeyaz bir kağıt gibi alabildiğine göz alıcı bir berraklığa bürünmüştü her yer. Böylesine bir dinginliğe şahit olmamıştı hiç, her şey, her yer beyaz bir tuvalde beyaz bir boyayla yapılmışçasına sabitti. Bir kalemin kağıda bıraktığı bir iz
Reklam
Yaşamında , genel çizgilerinde üç tür şeyle karşılaşacaksın - gelip geçmiş şeyler - gelip geçmemiş şeyler - gelmeyip geçmiş şeyler Bütün şeylerin geçmiş ya da geçmemiş ya da hiç gelmemiş olacak .
52 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
GEÇMİŞE YOLCULUK SELAMMMMMMMMM Bugün size Stefan zweig'in kaleme aldığı Geçmişe Yolculuk kitabının yorumu ile geldim. °"dokuz yıl oldu ve sesinin tek bir tonu bile değişmemiş." •52 sayfalık kısacık bir kitap ama dakikalarca boş duvarı izleyip düşünebilirim. Yıllar,mesafeler duyguları engellemeye sebeb olabilir mi ? Unuttuğumuz
Geçmişe Yolculuk
Geçmişe YolculukStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202326,7bin okunma
Gaj-gaj Dede bütün yaşlılar gibi gençlik yıllarına ait pek çok şey biliyordu. Ve elbette şu "Sizin ailenizde... " diye başlayan cümleyi o da söyledi. Dediğine göre dedem Tay­buga, oğlu Kaysar Alp henüz beş yaşında iken, yiğit bir delikanlı olsun diye bir kurt inine bırakıp üç gün kurt yav­rularıyla birlikte kalmasına göz yummuş. Bunu duyduğum vakit babama herkesin neden Kurtoğlu dediğini anladım. Dede'yle sohbet ederken aile geleneğini iki bakımdan ke­sintiye uğrattığım için kendimden utandım. Soyumun cengaverliği de, aile ocağı da benimle son bulmuştu çün­kü. Benden sonra bizim ailemizin hikayesi de, o hikayeyi anlatacak kadınlar da olmayacaktı artık. Allah Sitare'yi benden aldığı gün kapanmıştı o kapı. Hayali gözümden hiç ayrılmadan geçen uzun yıllar boyunca onun yüzün­den başka bir yüzü, onun sesinden başka bir sesi mahrem saymadım. Güzelliği zaman zaman başka güzellikler için­ de eridi, ama o bütün gördüğüm güzellerde ve güzelliklerde hep var oldu. Mecnun Leyla'dan geçmiş, Mevla'ya varmıştı; bense Sitare'den hiç geçmemiş, yıldızımı güneşe katmış, güneşin ışığında hep yıldız parıltısı görmüş, dört kitabın manasını bir Elif okumuştum. Hakk'a yürüyüşüm hiçbir vakit onsuz olmamış, belki ondan olmuştu...
Sayfa 338Kitabı okudu
Anneme özlem...
Bundan beş, altı yıl önceydi… Bu zamanlardı yine. Mayıs'ın ilk haftası geçmiş. Galatasaray’ım şampiyonluğa adım atmak üzereydi. Arkadaşlarla sözleştik, akşama Taksim'de şampiyonluk kutlamalarına katılacaktık... İşten eve geldim. Cumartesi akşamüzeri, koltuğa yaslandım... Televizyonda birbiri ardına sıralanmış kapitalizmin "anneler
Reklam
406 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.