BİR ZAMAN YOLCUSU: SELİM PUSAT (RUH ADAM ROMANI) Ruh Adam, Atsız'ın tarihî romanlarına göre hayli değişiktir; bir tür post modern romandır. Bu sebeple romanı incelerken biz de farklı bir yol izlemeyi tercih ettik. Selim Pusat'ın ve Romanın Hikâyesi: Selim Pusat adını ilk defa 08 Haziran 1951 tarihinde, Orkun dergisinin 36. sayısında
21. yüzyılın yapay zeka, büyük veri ve gelecek gibi yaygın film izlekleri arasında bunlarla çoğunlukla çakışan bir konu daha var: Gözetim. Sayıya vurursak, bütün bir 20. yüzyıl boyunca çekilen gözetim konulu filmlerin sayısı, 21. yüzyılın daha ilk 20 yılındakinden bile daha az. Geçen yüzyılın gözetim filmlerinin üçte biri, zaten yalnızca
Reklam
Atsız'ı kaybedeli 45 yıl oldu. Bir fikir, ülkü ve bilim adamının, bir sanatçının ölümünden 45 yıl sonra da yaşaması önemli bir olaydır. Atsız'ın eserleri, yaşadığı döneme göre bugün çok daha fazla okunuyor. Onun birkaç kitabının 04.12.2020 tarihi itibarıyla, kitapyurdu.com'daki satış ve yorum sayılarına bakarak ne kadar çok
cin sin romanından
KANLI GERDANLIK Bir gün hırsızın biri, Mardin çarşılarında dolaşırken, bir kızın boynundaki bu gerdanlığı görür, görür görmez de, bu gerdanlığı çalmaya karar verir.  Gün boyunca, babasının yanındaki bu kızı takip eder durur. Akşama doğru, baba kız evlerine dönerler. Pazardan aldıkları meyveleri yiyip sohbetler edip eğlenirler gece boyunca. Gecenin geç saatlerinde, herkes kendi odasına çekilip uykuya dalınca, hırsız, artık eve girmeye karar verir.  Gün boyunca, onları takip edip evin içini de gözetlediğinden, kızın hangi odada uyuduğunu da öğrenmiştir. Bir yılan gibi sürünerek, bir maymun gibi oradan buraya zıplayarak, kızın odasına ulaştığında, masum kız tek başına odasında uyumaktaydı. Hırsız uyuyan kızın başucunda bile gözlerini gerdanlıktan ayıramıyor, ‘’Kim bilir kaç sikke eder bu gerdanlık.’’ Diyerek, o anda bile kazanacağı parayla neler yapabileceğini hayal ediyordu. Sonra, ani bir hareketle, elini kızcağızın ağzına kapatarak ses çıkarmasına engel oldu. Kızcağız, elleri ve bacaklarıyla hırsıza direnmeye çalıştıysa da, küçük bedeniyle, başına gelecek olan şeylere engel olamadı.  Hırsız, bir eliyle kızın ağzını kapatmış, diğer eliyle de çekiştirerek gerdanlığı koparmaya çalışıyordu. Ama ne var ki gerdanlık bir türlü kopmuyordu. Daha şiddetli çekiştirince, gerdanlık kızın boğazını kesiverdi. Beyaz çarşaflar kızıl kana boyanıp kız canını teslim ettikten sonra bile, hırsız, gerdanlığı bir türlü çıkaramıyordu. Kız zaten ölmüştü; hırsız da kızın boynunu tamamen keserek, gerdanlığı öylece çıkarabilmişti. Gerdanlığı alır almazda ortadan kaybolmuştu. 
Odessa yayıneviKitabı okudu
Derin sularda yalnız bir mümin: Garaudy 1
Yıldız Ramazanoğlu son aylarda Roger Garaudy okumaları yapmakta idi. Okumalarının sonucunda Garaudy’nin Türkçedeki mütercimi Cemal Aydın ile uzun, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdi. Garaudy üzerine yapılmış bu derinlikli ve ne yazık ki bir “ilk” olan önemli söyleşiyi sizlere sunuyoruz. Cemal Aydın, 1948 Isparta, Şarkikaraağaç doğumlu. İstanbul
Gelecek gün romanindan
Azərbaycan tatli ve agiz sulandiran meyvedir. Onu yutmak,belkide de kolaydir.lakin onu hazm etmek müşküldur!
Sayfa 56