CEMİL MERİÇ'İ TANIMA
Cemil Meriç, diyalektiği bir metot olarak uygulayan 'serazat' bir düşünür; sonunda titreyip kendine/yuvaya dönmüş, hidayete ermiş, hak yolunu bulmuş eski bir Marksist; Batı'yı tanıdığı ölçüde, ışığın ancak Doğu'dan gelebileceğinin farkına varmış eski bir batıcı; Doğu ile Batı ve/veya 'muhteşem bir mazi' ile
... gerçekliğin tanımı, tanımlayanın duyarlılığına göre değişiyordu.
Sayfa 124 - AyrıntıKitabı okudu
Reklam
İnsan zihni kendi sınırlarını dünyaya dayatmaktadır; kendi sınırlarının ötesinde akıl yürütme iddiasında bulunursa da, çözülmez çelişkilere takılıp kalmaktadır. Ama gücümüzü de bu daralmadan almaktayızdır: Algıladığımız dünya, tanımı gereği mantığımızın kurallarına uyar, çünkü bilinemez gerçekliğin zihnin mimarisi içinde kırılmasından ibarettir.
Sayfa 97
Televizyon ekranına çıkan herkes az çok Aktör/Aktris’tir
En basit ifadesiyle mesele, televizyonun yeni bir hakikat tanımı getirmesidir (veya muhtemelen eski bir tanımı canlandırmasıdır): anlatıcının inandırıcılığı bir önermenin hakikatinin nihai sınanmasıdır. “ inandırıcılık” burada anlatıcının geçmişte gerçekliğin sert sınamalarından geçmiş cümleler kurma siciline karşılık gelmez. Sadece aktör/habercinin iletiği bir samimiyet, özgürlük, kırılganlık veya çekicilik izlenimine karşılık gelir. … Televizyonda inandırıcılık hakikati anlatmanın belirleyici testi olarak gerçekliğin yerini alıyorsa, performansları devamlı doğru kişi yarattığı sürece, siyasi liderlerin gerçekliğe kafa yorup canlarini sıkmaları gerekmez. Örneğin bugün Richard Nixon’un ismini saran lekenin yalan söylemesini değil, televizyonda yalancı gibi görünmesinin sonucu olduğundan şüpheleniyorum.
Sayfa 136 - Ayrıntı, 11. Basım 2022, çev: Akın Emre PilgirKitabı okudu
"Bilimsel önsezi ve hipotezlerin doğrulanabilir veriler düzeyine erişme sürecine ve bu süreç içinde standartların titizlikle tatbik edilişine aşina olmayanlar için bir bilimci, bir peygamber ya da rahipten farklı görünmeyebilir. Oysa işin aslı bambaşka: Bilimsel yöntem, doğal dünyayı açıklamak üzere önerilen her tür mekanizmanın, diğer bilimcilerce büyük bir dikkatle büyüteç altında irdelenmesi ve eleştirilmesi üzerine kuruludur. Dini dogmanın aksine, bilimci bir şeyin doğruluğuna ne denli gönülden inanırsa inansın, uygulanabilir tüm testlerden geçirilmediği sürece sahip olduğu inanç, gerçekliğin doğru bir tanımı olarak kabul edilmez. Nihai yargı ise daima doğaya aittir ve yüce zihinler, ancak doğanın işleyişini sezmenin ardından, haklılıkları inceleme ve kanıtlarla ispat edildiği sürece yücedir."
NTV Yayınları - VII. Carolyn Porco
BEN /Kalbin Bilir
'Sosyal medya ve İnternet sayesinde, gerçekliğin tanımı gerçekten değişti. Günümüzde herkes kendi gerçekliğini yaratan birer algı yöneticisi! Güzel görünmek, İyi bilinmek, ünlü olmak, tanınmak... Mutlu olmanın dijital kodları ve güncel tanımlarından etkilenmemek neredeyse imkansız artık. Ayrıca medya dünyası da dışarıdan göründüğü kadar sanal ve sahte değil!'
Sayfa 39 - Cinius YayınlarıKitabı okudu
Reklam
78 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.