Ne dersek diyelim, ne iddia edersek edelim, dünya gerçekten çekip gitmeden çok öncesinde terk ediyor bizleri. Daha önce en çok meraklısı olduğumuz şeylerden, günün birinde artık gitgide daha az söz eder oluveririz, ille de konuşmak gerektiğinde de zorlanırız. Hep kendi sesimizi duymaktan gına gelmiştir… Kısa keseriz… Vazgeçeriz… Otuz yıldır konuşup duruyoruzdur zaten… Haklı çıkmayı bile umursamamaya başlarız. Zevkler arasında kendimize ayırdığımız o küçük yeri bile koruma arzusunu yitiririz… Kendimizden iğreniriz… Azıcık karın doyurmak, birazcık ısınmak ve hiçbir şeye varmayan yolda giderken mümkün olduğu kadar çok uyuyabilmek artık yetiyor da artıyordur bile.
1980’lerin sonu ve 1990’ların başında dünyada anormal bir olay meydana geldi: sosyalizm çöktü ve birçok ülkede kapitalizm restore edildi. Sosyalizmi yıkan dönekler, sosyalizm ideallerinin yanlış olduğunu iddia ederek ihanetlerini haklı göstermeye çalıştılar. Bu arada emperyalistler, sosyalist sistemin doğası gereği sorunlu olduğunu ileri sürerek
Reklam
214 syf.
8/10 puan verdi
Gerçekler Acıdır
Yakın siyasi tarih okumaları üzerine okuduğum bir eser oldu. Yakup Kadri’nin Sodom ve Gomore başta olmak üzere pek çok eserini okudum. En ünlü eseri tarih okumalarım nedeniyle en sona kaldı. Öncelikle şunu söyleyebilirim ki eserde tasviri yapılan Anadolu ve köylüsü gerçeğe çok yakın. İnsan kabul etmek istemiyor ama maalesef gerçekler bunlar. O
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144.9k okunma
Olaylara hiç tepki vermiyormuşum. Hiç kimseye karışıp yorum yapmıyormuşum. Herkesle anlaşabilmek için karaktersiz olmam gerekiyormuş. Neden herkes beni seviyormuş?.. Demek ki kendim değilmişim. 😂🤣😂🤣 Bana bunlar denildi. Güldüm geçtim. Ve bunun içinde karaktersiz olduğumu kanıtlıyormuşum üstelik. 😂🤣🤣🤣 Gerçekten bu kadar önemli mi ya? Gerçekten bu kadar çok mu sevmeliyim hayatı. Sürekli bir kavganın içinde haklı olduğumu, doğruyu benim bildiğimi mi iddia etmeliyim? Niçe gibi üst insan mı yapmalıyım insanları? Ulan bana ne ya? 😂🤣😂🤣 Gerçekten umurumda mı?
Pek çok insan durup kendine şu soruyu sor­muştur: “Bu adam vaatlerinde gerçekten inançlı ve samimi mi, yoksa düzenbazın biri mi?” Geçmişiyle ilgili küçücük bir kesit bile böyle bir soruyu haklı çıkarır, özellikle de kendisini tanıyan insanların bize verdiği bilgiler ve hakkındaki görüşler bu kadar çeliş­kili olunca.
88 syf.
·
Not rated
Nihan Eren, yeni tanıştığım bir yazar . "Nefeshane" öykü türünde bir eser. Bu eserde, kahramanlar kendi dünyalarını iç sesleri ve monologlar aracılığıyla aktarıyorlar. Paylaşılan duygulardan ziyade, karakterlerin iç dünyalarının anlatımıyla olaylara ve kahramanlara hakim oluyorsunuz. Karakterler arasındaki diyaloglardan çok, bireylerin
Nefeshane
NefeshaneB. Nihan Eren · Yapı Kredi Yayınları · 2023107 okunma
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.