Virân-şüdegânın çalış i'mâra kulûbun, Hâtır-şiken olma hazer et âh-ı seherden, Her katresi bir gevheri yektâdan ağırdır, Allah için ol yaş ki akar dîde-i terden... -Muallim Naci'nin Terkîb-i Bend'inden-
Sayfa 350 - 2.Kısım, (Kahire, Ezher'de Okuduğum Yıllar), -Müderris Yozgatlı İhsan Efendi-, Muallim Naci'nin Terkib-i Bend'i, Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Dil kılıcının gevheri ancak sükûttur. Süsenin de on taneden fazla dili var ama yine de susmakta;susmaya âşık olmuş sanki? ... İş gerek,söz değil.Niceye bir söyleyip duracağım ki?
Reklam
Kadr-i dürr ü gevheri âlem bilir Âdemi ammâ yine âdem bilir •Şeyh Gâlib İnci ve mücevherin kıymetini bütün dünya bilir, ama insanın kadrini yine insan bilir.
Gediz Gevheri
"Tarihteki en berbat ritüel. Büyü sözlerini bile söylemeyi bilmeyen küçük bir faninin çağrısına cevap vermemin tek sebebi gün içinde ismimi üç kere söyleme cesaretini göstermesi. Şimdi söyle bana beceriksiz cadı...benden ne istiyorsun?"
O yüzden Şarkışla'nın Sivrialan Köyü'nde yüzü gözü çiçek bozuğu Veysel adında bir adama âşık namını verdirendir. O yüzden Beyhanî'yi dermansız bırakan, O yüzden Daimî'yi çerağında yakan, O yüzden Hüdaî'yi demden deme salan, O yüzden Pir Sultan'a darağacını boylatan, O yüzden Mahzunî'nin canını zülfün teline
Çoook Güzel...
Sarraflığı öğrenmeyen bu gevheri boncuk sanır Varır verir yok nesneye bilmez neye sattığını
Sayfa 170 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Dedim sende buldum halis gevheri, Dedi yok yok bir mihenge sürmeli.
Türk edebiyatının doğuş ve gelişme evrelerinde içtimai muhitler
1. İslam dininin fikriyatını meydana koyan medrese, 2 Devlet teşkilatının merkezini teşkil eden saray, 3. Dini, kalbi ve bedil bir şekle sokmak isteyen islamdan evvelki Türk itikat ve ananelerini kısmen yaşatabilen Tekke, 4. Arızi tesirlerden kendini kurtarmaya çalışan, halkın durağı içtimai varlığın höceyresi mahiyetinde olan köydür. Türk Edebiyatına Toplu Bir Bakışın birinci bölümü Halk Edebiyatı başlığını taşır. Bu bölümde "Halk edebiyatı ve Nev'ileri" incelenmiştir. Hasan-Ali "Milli Destanlar" bölümünde destanların doğuşu, islamdan önce ve sonraki gelişmeleri anlatırken örnekler de verir... "Halk Masalları" bölümündeyse, Kul Ahmet, Hayali, Köroğlu, Aşık Omer, Gevheri, Karacaoğlan, Dertli, Emrah, Seyrani vb. ozanların mani, koşma gibi değişik biçimlerdeki yapıtlarından örnekler vererek açımlamıştır. "Tekke Edebiyatı" başlığını taşıyan bölümdeyse, Türklerde tasavvufun doğuşu üzerinde durulurken, Ahmet Yesevi gibi ilk Türk mutasavvıfları üzerine bilgiler ve şiirlerinden örnekler verilir. Gene bu bölümde "Mevlevilik, Bektaşilik, Alevilik" gibi akımların şiire yansımaları saptanmıştır. Divan, Tekke Edebiyatı ise Åşık Paşa ve Nesimi'nin yapıtları değerlendirilerek ele alınmıştır.
Sayfa 100 - Edebiyatçılar DerneğiKitabı okudu
duvar şiirlerinin de hemen hemen yarısı bir köşesinden köroğlu, dadaloğ­ lu, kul mustafa; bir köşesinden dertli, gevheri, zihni; bir köşesinden de yunus emre, pir sultan abdal, bayrami, kaygusuz ve benzerlerine yaslanan bir üçgen üzerinde kurulmuşlardır.
291 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.