Tek bir kimse yoktu çevrede ve ben yalnızlıktan ağlamaya başladım. Neydim ben, kimdim? Kendimi yeniden güzel hissetmeye başlamıştım, artık sivilcelerim yoktu, güneş ve deniz sayesinde incelmiştim ama gene de hoşlandığım ve benden hoşlanmasını istediğim insan bana ilgi göstermiyordu. Neydi benim alınyazım, nasıl yazılmıştı kaderim? Mahalleyi hatırladım ve onu içinden çıkmayı denemenin olanaksız olduğu bir girdap gibi düşündüm.
O "an"
Gözlerini kitaptan kaldırıp bahçeye giren kadına baktı. Durgun Bir göle benzeyen kalbinden aynı anda binlerce kuş, kanat havalandı. Sular coşkuyla çalkalandı, delicesine köpürdü, girdap olup dönmeye başladı. Varlığı derin bir çukura dönüştü. Hayatı boyunca gördüğü her güzel şey o çukurun içine düştü. Zaman, meân ve kalbi aynı anda durdu.
Sayfa 40Kitabı okudu
"Olabilirdi, olabilirdi, olabilirdi."
Doğru dürüst bir amacı olmadan yaşadığı bugünlerde, kendi kendine karar verdiği tek şey o kelimeyi hiç kullanmamaktı ama aklında her zaman bu on harf girdap gibi dönüp duruyordu."
Sayfa 14 - Doğan KitapKitabı okudu
Boğuyor âlem-i İslâm'ı bir azgın fitne,
Kıt'alar kaynayarak gitti o girdap içine!
Mahvolan aileler bir sürü ma'sumundur,
Kalan âvârelerin hâlide ma'lûmundur.
Nasıl olmaz ki? Tezelzül veriyor Arş'a enîn!
Dinsin artık bu hazin velvele yâ Rab! Âmin!
Sayfa 365 - 2.Kısım, (Kahire, Ezher'de Okuduğum Yıllar), -Müderris Yozgatlı İhsan Efendi-, Mehmed Âkif'i Nasıl Tanıdım ve Sevdim, Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Eğer şu girdaptan başını çekip çıkarabilirsen, iç huzurunu her an arttırdıkça arttırırsın! Fakat o girdap seni götürürse başın habire değirmen taşı gibi döner durur.
Sayfa 162Kitabı yarım bıraktı
Kendimi bir nokta kadar hiç olarak gördüm. Bu durmadan akan, yürüyüp kaybolup giden girdap içinde, bu korkunç çağıltıda bir damla su gibi.
Yengeç: Sürekli olarak birbirleriyle çarpışmaları ve birbirlerine karışmalarıyla bu girdap gibi dönen şekiller ne kadar da uyumlu ve hoş!
Yazar: Dikkat ederseniz asla tam olarak daha önce olanları yinelemiyorlar ya da hatta onlara benzemiyorlar. Tükenmez bir güzellik madeni gibi görünüyorlar.
Tosbağa: Bazıları göz alıcı basit örüntüler; diğerleri ise zihni şaşırtan, ama eşanlı olarak da zevk veren tarif edilemez şekilde karmaşık büklümler.
— Şimdi görüyorum ki, her cinayet kendi etrafında bir girdap meydana getiriyor ve kimsenin ne kuvvetini ne de devam müddetini önceden kestirebileceği bu girdap, dayanılmaz bir kuvvetle masumu da, suçluyu da merkezine doğru çekiyor.
"Seni seviyorum,” dedim bir kez daha ve titrek elimi uzatarak elini tuttum, dudaklarıma götürdüm, öptüm. Hiç karşı koymadı ama olduğu yerde hafifçe sindi. Haşin değil fakat çatık kaşların eşlik ettiği, kederli ve şaşkın bakışını görebiliyordum. Ardından bir karara varmış gibi elimi kendine doğru çekti ve aynı anda kendisi de biraz öne
İnsan yaşamı sınırlıdır, varlığı akışkandır, eğilimi belirsizdir, tüm bedeni çürümeye yatkındır, ruhu girdap gibidir, kaderi anlaşılmaz ve ünü muallaktır. Kısacası tüm beden bir nehir gibidir, ruh ise rüya ya da hülya gibidir.
Sayfa 19Kitabı okuyor
