Ben;
İnsanların saygıdeğer dediği bazı şeyleri ben öyle algılamıyorum. Onların değersiz gördüğü pek çok şey de bana öyle gelmiyor. Göğsümde taşıdığım, herkesin karşı çıktığı içsel bir kuralım var benim, bir kral bile imzalamış olsa gözlerinde değeri yok.
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 66 days
Nereye koştumsa yalnızlık
Sana kalbimi yollamak isterdim, ama kalbim bende değil ki! Ben, hicranınla inleyen bir rebap. Baktım, göğsümde senin kalbin çarpıyor. Onu yollayamam.” Ankara da yapılacak listesine Cebeci İstasyonu'na giderek bu şiiri okumayı eklemelisiniz.Üstadın en sevdiğim şiiri... Şiirlerin kalbinde uyuyan hikâyeler vardır. Bazıları şairi hayattayken
Harman
HarmanYavuz Bülent Bakiler · Yakın Plan Yayınları · 20191,568 okunma
Reklam
En basit biçimiyle söylersek sorun şudur: Anlamı yalnızca benim bel ölçümden ve gömlek numaramdan oluşan bu ölümlü dünyada yaşamanın anlamı nedir ki? Bu zor bir sorudur, özellikle bilimin bile bizim umutlanmjzı boşa çıkardığını düşünürsek. Aslında, evet, büim birçok hastalığı alt etti, insanı Ay'a bile gönderdi; ama bugün hâlâ seksen yaşında
Sana ipler getirdim ucundan, Görmedin mi nasıl da koyu gece, Yıldızlar nasıl parlıyor uzaktan, Görmedin mi nasıl çekişiyor millet, Farkı neydi bulutların halktan? Sana ipler verirdim ucundan, Sandım ki ulanırlar, Seni akvaryumda düşünmedim hiç, Kafeste dersem olmaz, Göğsümde bir tane var.
Sayfa 72 - Nedamet / birinci harfKitabı okudu
İyileşmek istemiyorum. Artık bu kadarını ümit edemiyorum. Göğsümde sıkışıp kalmış korkuyu atabilsem yeter bana. O zaman aklım ve bedenim, istediğim gibi uyuşmuş olacak: beni yıpratan bu çelişme sona erecek. Ben de, beni küçümseyen bu kalabalığın gözlerinin içine korkusuzca bakabileceğim. Beni korkutan yaşama içgüdüsünü göğsümden söküp atabilsem, ben de çekinmeden, gururla, kişiliğimi sürdürebileceğim. Şerefli insanların -böyle insanlar olduğundan kuşkuluyum- arasına karışarak, son günlerimi haklarına kavuşmuş bir insanın huzuru içinde bitireceğim. Canım hiç içki istemediği halde -belki o zaman ister- bir birahaneye giderek, başım yukarda, biramı ısmarlayacağım. Garsonu çağırırken eziklik duymayacağım. Herkes gibi -artık kimse, benim herkes gibi olduğumdan kuşku duymayacak- kendime güvenerek biramı yudumlayacağım. Canım içki içmek istemediği halde, bu işi hiç rahatsız olmadan yapacağım. Ne acele edeceğim, ne de gereksiz yere uzatacağım. Tam ölçüsünü bulacağım. Bir birayı da içmesini bilmeyecek miyim artık? Bira içmeyi bildiğimin farkında bile olmayacağım. Meze de istemeyeceğim, herkes istiyor diye. Garson da anlayacak bendeki değişikliği. Meze ister misiniz beyim bakışıyla süzmeyecek beni. Ya da bana, öyle bakıyormuş gibi gelmeyecek. Kendimden kuşkulanmadığım için, kimse de benden kuşkulanmayacak. Bazı insanlar birasını mezesiz içer. Ben de onlardanım işte. Bu bir zevk meselesidir. Buna karışılmaz. Üstelik bu insan yakında ölecekse, ona saygı duyulur.
Sayfa 613Kitabı okudu
Sırtımda —o, eski—; Göğsümde —bu yeni— ağrı—lar— gene…
Sayfa 36
Reklam
Bir Kumru'sun sen, tabiata uygun Yapsam yuvanı göğsümde sana layık. Canıgönülden ben oldum âşık Yapsam yuvanı göğsümde sana layık.
Hani bir kere senle odun yaşıyorduk. Benim göğsümde bir şey çalınıyordu da ben korkmuştum. Tencereler tıngırdıyor sanmıştım. Sen de gülmüştün bana. O çalan yüreğimmiş. Şimdi biliyorum artık.
Sayfa 79
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.