…öyle pis bir zaman ki. Elde on para yok. Yer demir, gök bakır. Kar dersen diz boyu. Sobamız oldu bitti yok. Kömürü köcürmüden kiloyla alırız. Sermayeyi kediye yükleyince onu da alamaz olduk. Vay anam vay! Açlık bir yandan, soğuk bir yandan. Çocuklar sızlanırlar. Karı, fıkara karı öteye döner ağlar... Baktım olacak gibi değil, ben de boynumu büküp
YÜZBAŞI İŞBARA ALP
Gece, sıcak... Bunaltı.. Esmiyor kuzey yeli,
Bir sessizlik kaplamış bozkırı, dağı, beli...
Dirseğinin altına destek etmiş bir taşı,
Sağ eli şakağında düşünüyor Yüzbaşı!
Bir ara gözlerini çevirdi gök yüzüne,
Gördüğü nesnelerden korku girdi özüne!
Bulutlar yumak yumak uçuyor gibiydiler;
Ya kovalıyor, yahut kaçıyor
Seni yenmiştim Ahrıman! Başlıyorsun azmaya yeniden!
Önce, başkaldırıp bana, yaratıkların en yaşlısı Kaymurs’u, Boğa-insanı öldürttün. Sonra ilk insan çiftini, Meşya ve Meşyane’yi ayarttın; ve yüreklere karanlıklar saldın, taburlarını sürdün göklere.
Benim de vardı taburlarım, sürü sürü yıldızlar;
seyrediyordum yukardan tahtımın altında sıra sıra