Yoni = “rahim, dol yatağı, vulva, vajina, dişi üreme or‐
ganları, doğum yeri, kaynak, kök, pınar, memba.”
Siyoni / Suyoni = “Kaynaktan doğmuş veya ona bağlı”.
Siyoni ya da Suyoni tüm insanlık soyunun ilk vatanı olan,
Hindistan’ın Meru Dağı’nın unvanıdır. Cizvit papazları
Hindistan’a gittiklerinde, Kuzey Hindistan’a çoğunlukla, “Zion Ülkesi” anlamında olan Seunadesa denildiğini fark
etmişlerdir.
Şu an tüm dünya ulusları; İsrail’in gerçek Zion ya da Me-ru
Dağı olduğunu sehven düşünerek, onun üzerine vahşi ve kanlı
bir çekişmeye bulaşmaktadır. Hindular Meru Dağı’nın Batı
Tibet’teki Kailasa olduğunu söyler, öyle olmasa bile, Kailasa
en azından insanın uyuması ve ruhsal enerjisini yönlendirmesi
gereken kutsal yönleri temsil eder. Hıristiyanların,
Yahudilerin ve Müslümanların; kendi Zion Dağı’nın yanlış
konumunun egemenliği için savaştıklarını görmelerini
umuyorum. Onlar da, Tanrı Baleva’ya tapıyor. İnsanoğlu
kendi Türk kökenlerini tanımayı ve gerçek Meru Dağı’nın
Hindistan’da olduğunu reddetmeyi sürdürdükleri sürece,
Baleva uğruna kan akıtmaya ve öldürmeye devam edeceğiz.
Şu anda İsrail’de meydana gelen bu korkunç dehşete tek,
yalnızca bir tek çözüm vardır. Bu ruhani bir çözümdür. Peki
bu ruhani çözüm de nedir? Bu, hepimizin silahlarımızı
bırakarak, birbirimizin yüzünü pis, salyalı, hastalık yüklü tükürüklü öpücüklerle yıkamak zorunda olduğumuz anlamına
mı geliyor? Hor gördüğümüz insanları sevmemiz mümkün
mü? Liderlerimizi, dünyadaki bütün kötülükler için günah
keçisi mi yapmalıyız? Kimin doğru kimin yanlış olduğuna
kendi kutsal kitaplarımızı okuduktan sonra mı karar
vermeliyiz? Elbette hayır. Eğer böyle bir şey doğru olsaydı,
Tanrı’nın bizzat kendisi bile, kendine karşı ateist olması için
ayartılabilirdi. Tanrı akıl almaz olabilir, ancak kesinlikle aptal
de ğil dir!