"O zamanlar hiçbir imkan yoktu. Bir defa topraktı. Zaman zaman yağmurdan kardan çukur olurdu. Çukurlara kömür cürufu atılırdı. Duş muş yoktu. İdareci arkadaşlar soğuk havalarda pompalı gaz ocağı alırlardı. Üstüne gaz tenekesi konurdu. İşte yarı soğuk, yarı sıcak, suyu maşrapa ile oradan alır öyle duş yapardık. Biz bu maçlara doğru dürüst soyunacak yerimiz olmadığından, Köprülü Hamamı'nda (şimdiki Shangrai La Oteli bahçesi) soyunur, oradan Takim'e yürürdük."