Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Sonra “Büyük Göç" geldi çattı; İkiçeşmelik'e ve Karataş'a. Bir anda, akıl almaz bir çabuklukla bu iki İzmir semti boşalıverdi. Gece mi gitmişlerdi de biz farkına varamamıştık? Ya da gün ışırken, biz derin uykumuzdayken mi? Bir de baktık; evler boşalmış, insanlar gitmiş.. Ne bulmuşlarsa, onunla... Neye güçleri yetmişse, onunla. Bir anda Coya da, kavrulmuş karpuz çekirdekleri de, sübye de, boyoz da, fırında yumurta da, susam kokulu sıcak sıcak dökülmüş üstü tarçınlı lokma da gitmişti onlarla. Yasef Usta mı? Hayır, o gitmemiş ve kalmıştı. Yine her akşam meyhanesinde biz onunla, o bizimleydi. Yalnız... Şimdi şimdi hatırlıyorum; bir kahır, bir hüzün, bir durağanlık gelmiş, çökmüştü üstüne. Ali Rauf'un Giritli fıkralarına gülmüyor, Ziya Metin’in asla gerçekleşmeyecek tiyatro düşlerine arka çıkmıyor, balıkçı Ali sormazsa, bize bedavadan sardalya ısmarlamıyordu. Sonra o da gitti İsrail'e.
Sayfa 151Kitabı okudu
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.