“Geçmişte beni ezip yaralayan zamanla bir sorunum kalmadığını hissediyorum artık. Hiçbir yere yetişmek zorunda değilim. Gitmek istediğim yere zaten varmış gibiyim. Zaman benim için artık ne boğucu, ne dar bir dehliz; ne ödeşilmesi mümkün olmayan uçsuz bucaksız bir kaos... Dakika... Saat... Gün... Yıl... Hiçbiri, hiçbiri sığamaz benim, nasırlı bir emekçinin elini, bir sokak lambasını, bir yaprağı seyrederek geçirdiğim anlara.”
...