Bilimkurgu ve distopya sevenler için bir başucu kitabı!
Kitap, 26. Yüzyılda '' Tek Devlet'' sisteminin hakim olduğu bir toplumdan bahsetmektedir. Öyle ki özgürlük hak ve hürriyetler insanların mutluluğunu engelleyen kavramlardır ve insan mutluluğa ancak özgürlüğünü bırakarak kavuşur Tek Devlet sisteminde. Bu sistemde yaşayan insanlar artık birey değil birer numaradır sadece. Camdan bir fanusun içinde tam bir şeffaflıkla yaşanan, doğadan uzak bir dünyadır onlarınki. Duygular ve hayal gücü ise insanları acıya sürükleyen birer ''ruh hastalığı'' olarak nitelendirilir çünkü amaç insanı makineleştirmektir. Çok beğenerek okuduğum bu kitap bana 1984'ü anımsattı. Bu kadar iyi bir distopya kitabının ülkemizde de hak ettiği üne kavuştuşu günler gelir umarım.