"Bu gerçekse, ki gerçektir, niçin kimse inanmasın ki?"
"Çünkü bir şeyin doğru olması, inandırıcı olması anlamına
gelmez, yaşamda da, sanatta da. Proust'u düşün. Kayıp Zamanın
İzinde, eğer yazar onu tarihsel olarak tam gerçeğe uygun yazsaydı, cinsiyetleri birbiriyle değiştirmeseydi, olayları ve kişileri
aynen aktarsaydı aynı etkiyi yapabilir miydi? Gerçeklere kesinlikle bağlı kalsaydı pek o kadar inandırıcı olmazdı.."
Sayfa 55 - sel, pdf