Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

736 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kendisi ağır, okuması da ağır olan kitap gibi kitap! Okuduğum en iyi polisiye romanıydı. Lisedeyken çok fazla okurdum polisiye ve korku-gerilim romanları. Bu türleri benim gibi sevenler de bilirler ki genelde bu kitaplar tek boyutlu kalır. Eylem vardır, gerilim vardır ama elle tutulur, tatmin edici sebepler yoktur, hikâyede bir derinlik yoktur, olaydan başka çok az şeye değinilir. Neden sorusunu pek sormadan sadece nasıl sorusuyla ilerlerler ve bizler de pek kurcalamayız, eğlenmek için okuruz çünkü. Bu kitap böyle yapmamış, nedeni de nasılı da cevaplamış, konunun geçtiği yeri, tarihi, kişileri, görüşleri tümüyle vermeye çalışmış, bence başarmış da. Türün geri kalan örneklerine tozunu yutturmasının sebebi bu benim için. Keşke bu tarz eserleri polisiye kategorisinde çok daha fazla görsek. "Romanımın başka bir başlığı vardı: 'Suç Manastırı'. Bunu bir yana bıraktım, çünkü okuyucunun dikkatini yalnızca polisiye konuya çekiyordu ve baştan başa eylemden oluşan öyküler peşindeki bahtsız alıcıları, onları kandıracak bir kitabın üstünde atılmaya sürükleyebilirdi." demiş
Umberto Eco
Umberto Eco
sayfa 693'te, bu konuyla ilgili. Ne kadar ben "en iyi polisiye roman" olarak nitelendirmiş olsam da içinde tarih ve din inanılmaz yoğun, yani standart bir polisiye beklentisiyle bu romana girmeniz sizi düş kırıklığına uğratabilir. Kitap çok fazla araştırma istiyor ve Türkçe kaynaklar Hristiyan tarihini araştırırken oldukça sınırlı, İngilizce biliyorsanız İngilizce araştırmanızı şiddetle tavsiye ederim. Kitabı okumam yirmi saat sürdüyse bunun en az beş saati araştırma adınaydı ve bu daha önce Hristiyanlıkla ilgili kitaplar okumama rağmen böyle. Şahsen din ve din tarihleriyle ilgili araştırma yapmaktan üşenmem, benim çok keyif alarak yaptığım bir şeydir, ama size bu konular sıkıcı geliyorsa ve bilmek istemiyorsanız, kitabı alıp üstüne sifon çekmeniz zaman kullanımı açısından daha yararlı olacaktır. Çünkü bir şey anlamanız neredeyse imkansız, çoğu şey açıklanmıyor kitapta bildiğiniz varsayılıyor. Bu konuda, ben kitabı ziyan etmeden uyaran https://1000kitap.com/Nordavind'ya buradan tekrar teşekkür etmek istiyorum. Kitapta tek gıcık olduğum olay bizden resmen Latinceyi öğrenmemizin beklenmesi. Bildiğin cümleleri yazmışlar Latince, bir kere açıklamasını yapmışlar ve tekrar edildiğinde bilmen bekleniyor. Bu kadar kolay cümle ezberleyebilen varsa ayakta alkışlamak istiyorum, mütercim tercümanlık işine girmesini öneriyorum ama normal bir insanın bu cümleleri tek tek not alarak ilerlemesi ya da Google çevirinin boynuna sarılması gerekiyor, çünkü kitap elinizden asla tutmuyor. Tüm araştırmalara ve Latinceye rağmen kitap oldukça akıcı ve okuması eğlenceli. Üşenmeyen, polisiye sever, dinlere merakı olan herkese kitabı gönül rahatlığıyla öneririm. Boş bir zamanınızda, kafanız dolu değilken (tatildeyken mesela) okumanızı tavsiye ederim. Esen kalın, kitapla kalın...
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,5bin okunma
··
465 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.