Gönderi

208 syf.
·
Not rated
Sevgili Pınar Nurhan hanımefendinin imzalı olarak bana armağan ettiği romanı Deli'rium bitti. Yazarımızın üçüncü kitabı. Kalemi daim olsun. Düşünen zihni dert görmesin. Deli'rium, 1800 yılların sonunda Urla' da ve Bakırköy tımarhanesinde git gel arası geçiyor. Urla nın tarihi duruşundan sık sık bahsedilirken, oralara tarihte kısa bir yolculuk yapıyorsunuz. 1800 lü yıllarda veba ve cüzzam hastaları karantinaya alınıyordu. Tahaffuzhane bu hastaların bakıldığı yer. Ve kahramanımız Rüya, boyutlar arası yolculuk misali kendini Tahaffuzhane de bulur. Ölmüş ama gidememişler, hesabı görülmemişler... Rüya'yı onlar çağırmış...Bir hesaplaşmadır devam eder. Suçluluk duygusu ölünce bile bitmiyor, kefaret öde öde yetmiyor. Ruhlar, huzur bulmuyor. Bu kitap, ölülerle konuşma kitabı. Ben sevdim, kendiyle yüzleşmek isteyen, hesabını bu dünyada görmek isteyen okusun. Birazda alıntı bırakıyım şuraya.. Bu ölüler adasında korkuya yer kalmamış anlaşılan. Öyle ya ölüler neden korkar, tekrar yaşamaktan mı yoksa? Rastlantı nedir ki, yoksa tanrıların satranç oyununda sebebini bilmediğimiz hamleleri olmasın? Herhangi bir şeye biteviye inanmanın verdiği ferahlık, insanı dirençli kılıyor. Oysa şimdi hiç bir şeye inanamıyor olmanın yarattığı kaygı içinde bitkinim. Yeniden inanmayı ne çok isterdim. Tanrıya ya da Mars'a.. Hiç farketmez.
Deli'rium
Deli'riumPınar Nurhan · Urzeni Yayıncılık · 20205 okunma
·
23 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.