Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

312 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Kitabın içindekiler kısmına baktığınızda 81-199 sayfalarını kapsayan devasa bir inceleme metni göreceksiniz. İşte o metin, hayatınızda okuyabileceğiniz en enfes çalışmalardan birini içeriyor. Öte yandan Theogonia ile İşler ve Günler epitopu seksen sayfa tutuyor. Bu iki eser ne denli önemli ki üzerine ikisinin toplamından daha uzun sürecek bir analiz yapılmış? Pek çokları Yunan mitolojisinin peygamberlerinin Homeros ve Hesiodos olduğunu söyler. Ancak bu iddialı cümleyi tekrarlarken Antik Yunan'da inanç kavramının bizimkinden çok farklı olduğunun altını çizmek gerekiyor. Onların herhangi bir kutsal kitabı yoktu, inançlarını din adamları aracılığıyla yaymıyorlardı. Doğa ile iç içe yaşayan, çevrelerinde gördükleri bütün devinimleri Tanrısal özellikler ile betimleyen rengarenk bir dünyanın sakinleriydi onlar. Kuşkusuz yaşamları bolluk ve bereket içinde geçmiyordu ama uçsuz bucaksız bir hayal güçleri vardı. İnançlarını "mitos" yani sözlü bir şekilde anlattıkları öyküler ile yaşatıyorlardı. Heredot'a göre; Homeros ve Hesiodos bunları "epos" yani yazılı ve ölçülü bir şekilde aktaran ilk kişilerdir, peygamber yakıştırmasının kaynağı da budur zaten. Homeros'un İlyada ve Odessa eserleri dilin ustaca kullanımının çarpıcı bir örneğidir, her ikisi de uzun destanlar olmalarına rağmen bugün bile heyecanla okunabilirler. Tamam da minimum bir asır sonrasında yaşamış olmasına rağmen ozanlıkta onu geçemeyeceği pek bariz olan Hesiodos'un ona denk hatta ondan da önemli tutulması nedendir? Theogonia, bir kozmogoni yani evrenin doğuşunun mitidir. Bazen dağınık ve sanki ekleme ya da çıkarma yapılmış hissi bırakan bir dille; kimi zaman ise hayrete düşürecek kadar güzel betimlemelerle Yunan mitolojisinin en başına götürür bizi. "Khaos'tu hepsinden önce var olan," diye başlar ve ilmek ilmek Tanrılar ile Titanlar arasındaki büyük savaşın gidişatını örer. Bunu yaparken aralarda tanrı soylarının geniş bir aile ağacını çıkarır, mekanları tanıtır, Prometheus ve Pandora'nın oldukça didaktik efsanelerini anlatmayı da es geçmez. Esasında budur Hesiodos'un önemi ve onu Homeros'tan ayıran. Homeros süslü bir dille, yargılamayan üçüncü bir gözle, tanrılar ile insanların iç içe geçmiş hayatlarını anlatır. (Tabii yüksek sınıftan ve azımsanamayacak bir kısmı Tanrı-soylu, Kahramanlar Çağına ait insanların) Tanrılar kişilik ve biçimsel olarak antropomorfik iken kötülük yapmak, kıskançlık, cinsel istek gibi konularda insanların aksine asla yargılanmaz ve yadırganmazlar. Homeros'un çapkın, babacan ve kimi zaman öfkeli Zeus'u Hesiodos'un mitinde adeta soyut, ilahi ve yüksek değerlere sahip bir yaratıcıya dönüşür. Homeros'un kimi zaman eğlendirip kimi zaman ağlatan anlatımının yerini son derece didaktik hikayeler alır. Şahsi fikrim, aralarda soy ağaçlarının son derece sıkıcı bir şekilde sıralandığı kısımlar haricinde okuması oldukça keyifliydi. Eğer mitoloji geeki değilseniz oraları hızlıca geçebileceğinizi düşünüyorum. Özellikle yeraltı/tartaros tasvirleri göz doldurucuydu. İşler ve Günler ise basitçe Hesiodos'un kardeşi Perses ile babasından kalan toprak parçası yüzünden kavga etmesi üzerine yazılmış öğüt verici bir eser. Önemi ise dünya tarihinde ilk kez bir ozanın mitoloji ile günlük hayatı birleştirerek didaktik olma çabasına girmesinde yatıyor. Ayrıca İşler ve Günler'de Prometheus ve Pandora efsanesinin daha uzun ve ayrıntılı versiyonları yer alıyor. Bu kısımlar haricinde, bu eserin önemli olduğunu kabul etmekle birlikte çok da dikkatli okunması gerektiğini düşünmüyorum açıkçası. Genel anlamda çeviri o kadar başarılı ki kendi dilimde okuyormuşum gibi hissettim. Bu tarz kitaplarda çeviriler genellikle eseri okunamaz hale getiriyor fakat Azra Erhat bu alanda kendini kanıtlamış bir insan olduğu için onun adını gördüğüm an o kitabın çevirisine en baştan güveniyorum. Son kısımda yer alan incelemenin çok büyük bir kısmı Azra Erhat tarafından yazılmış, yalnız en sondaki İşler ve Günler'in Anadolu kültürüyle benzerliklerine ışık tutan kısım Sabahattin Eyüboğlu'nun kaleminden çıkma. İşte bu inceleme not tutarak, yer yer kitapta geriye dönüp referans verilen yerleri tekrar okuyarak, büyük bir özenle okunmalı bence. İçinde Hesiodos'un kimliğinin ve eserlerin analizinin yanında Theogonia'nın Hitit-Babil-Fenike kültürleri ile benzerliğine dair müthiş bir kıyaslama bulunuyor. İçerdiği bilgiler mitoloji meraklıları için hayati ölçüde değerli. Zaten Azra Erhat bir önsöz ya da sonsöz yazmış ise onu okumamak ayıp olur. Bu iki eser kendi başına "Okudum geçtim" klasmanında olabilecekken incelemeden dolayı bu kitabın değeri kat be kat artmış. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
Theogonia - İşler ve Günler
Theogonia - İşler ve GünlerHesiodos · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20161,424 okunma
·
50 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.