Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1- Kimim ben? Ben, gönlü kırık, sinesi dertlerle dolu, başında delilik sarhoşluğu (olan) âciz, güçsüz zavallı biriyim. 2- Gerçek dosttan (sevgiliden) ayrı olmanın üzüntüsünden çok gezip dolaştım, (lâkin), benim inleyen gönlüme yol gösterici (rehber) kimse yoktu. 3- Yıllarca ayrılığın eleminden perişandım, ne kafamın dengi bir dost, ne de sükûnet verecek bir (marifet) kadehi (vardı). 4- Günden güne gidişatım daha da çıkmaza giriyordu, (öyle ki), gece gündüz başımdaki cinnet arzusu artıyordu. 5- Neticede, (Allah’ın) takdir eli iyiye, doğruya gitmeme hidayet etti, Allah dostlarının himmeti yüz gösterip imdada yetişti. 6- Gönlüm pîrim sayesinde huzur buldu, hülâsa, onun lütuf ve inayetinin saadetine nail olarak emniyete kavuştum. 7- Bahtsızlığıma, iyi talih imdada yetişti, biçare gönlüm onun feyzinden mennun oldu. 8- Onun nazarı ile kara toprak yâkuta dönüşürse garipsenmez, (zira), onun bu nazarı, Hakkın nurudur, efsane ve sihir değildir. 9- Ehl-i hak zemininde, Allah’ın tecellisinin nurları vardır, geçmiş ve gelecek onların nazarlarında bir “nun”un noktası gibidir. 10- Geçmişte olanı, gönüllerinde bir kitab gibi okurlar, hâl ve gelecek hepsi aynı şekilde, onların derûnundadır. 11- Onların gönülleri, levh-i mahfuzda (mevcut) âyetlerin aynasıdır, o sebepten “Ol” deyince “olur” sırrı gönüllerinde gizlidir. 12- Gördüklerini ve söylediklerini (onlara) Allah öğretiyor, (onlar), Hakkın mükemmel ve ölçülü kudreti ve aletidirler. 13- İşte Tevrat sahifelerinde Mahmud’un övülmesi ve işte Zebur sahifelerinde Mesih’in ziyadesiyle vasfı. 14- Hz. Muhammed’in ashabının vasfı hepsi İncil’dedir, hepsi eşi ve benzeri olmayan (Allah’tan gelen) ne güzel görüşlerdir. 15- Bu sırrı, ehl-i velâyetten her zaman görürsün, gelecekten ve halden haber vermişlerdir. 16- Celâl-i Rumî, Gülşenî’nin haberini veriyordu, Şeyh-i Ekber ise, Mısrî’nin haberini verir... 17- Ahmed-i Camî, Ahmed-i Fârukî’den haber veriyor, ben hangisini sayayım, zira, sayılmayacak kadar çoktur. 18- Her biri bir haber söylemiş, remz ve işaret vermişlerdir, eskiler, sonra gelenlerden “olacak” diye müjde verdiler. 19-20- Özellikle, Allah adamı Hz. Abdülkadir, Gavs-i Âzam, “ol” der “olur” dairesinin kutbu, cihanın geleceğinin haberini vermiş, her ne görmüş ise münasib bir beyanla söylemiştir. 21- Parlak bir nazımla, “Kötülük ve fitneden müridimi koruyan emin bir sığınak olurum.” dedi. 22- Cengiz ve Hülâgu’nun fitnesinden bahsetmiş. Onun sözünün remzi günümüze kadar bakıyor. 23- Bu devrin fitnesinin işareti, Onun sözlerinden anlaşılıyor. Yakîn ehli, Onun remzinden birçok sır bulmuştur. 24- Bu devrin fitnesi, haddinden fazla olduğundan dolayı, kötülerin şer ve fitneleri Hâmûn (çölünün) Ceyhûn’u (nehri) gibi olmuş. 25- İlim ehli, hepsi derin derin düşünüyorlardı, din sahası Allah dostlarından bomboştu. 26- Feleğin gözü, (böyle) bedbinlik dolu bir kargaşa (ortamı) görmemiştir. Fırat nehri akıp durduğu halde, halkın tümü susuz görünüyor. 27- Hiçbir asırda, bu asrın fitnesi mevcut değildi, halkın çoğu asrın (kötü) gidişatına kapılmıştı. 28- Mülhidler gece gündüz fitne çıkarıyorlardı. Mecnun gülmez, aksine, ağlardı. 29- Bu fitne ve şerre karşı Hz. Üstad Said cephe aldı, saadet vesilesi ne mutlu insandır O. 30- Onun elindeki kalem, ucu keskin olmuş kılıç gibidir. Onun kalemi, mülhidler güruhunun hepsini zebûn ve perişan etmiştir. 31- Dinin heybeti, Onun hoş sözlerinden (yeniden) ortaya çıkmıştır. Bu nuru görmeyenin anlayışı kıt olur. 32- Üstad’ın kalemi, ilm-i ledün hakikatlerini açıklıyordu. Onun açık feyzi, tâ ebede kadar, bütün canlıların göz nurudur. 33- Hz. Gavs, meğer “Korkma, onu söyle!” diye buyurdu, (bu söz) Hz. Üstad hakkındaki metinlerin aslı olur. 34- Hz. Abdülkadir’in söylediği remz ne güzeldir, sa’d yıldızı görünümünde olan Said’in yapmış olduğu beyan ne güzeldir. 35- Görüp beğendiği şeyi beyan ediyordu. Hakkı beğenen (ve tutan) Onun feyzine fazlası ile teşnedir. 36- Bundan sonra, ben, biçare Gâlib dua ediyorum, benzeri olmayan Hûdanın zâtı, Said’den razı olsun! 37- Himmeti yüce, feyzi daima en yüce olsun! Hz. Hak, Ona kesintisiz bir neşe versin! 38- Felek döndükçe ve bu arz hareket ettikçe, Allah Onun ecrini yüceltsin ve gözü aydın olsun! Galib
·
48 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.