"Toprak insana yalnız karnını doyurmak için verilmemiştir. Onun düşünceye tahsis edilen köşeleri de vardır. " Panait İstrati ile tanışma eserim oldu Baragan'ın Devedikenleri, o güzel yalın üslubuyla Romanya semalarından halkı ve halkın hikayesini anlatmış. 1900'lerin başında Rumen halkı sefaletle sürünürken hükümet tarafından Stanilesti, Bailesti ve Hodivoaia kasabalarının ve on bin köylünün katledilmesi, sonucunda hiç kimsenin ceza almadan sanki bu olay kendine kendine olmuş gibi öylece gelip geçmesine ithaf etmiş "Balkanların Gorki'si" bu eseri. Her şey Borsea'nın karşısında küçük Yalomitsa/Lateni'de yaşayan Olt'lu bir ailenin ferdi olan küçük Matake'nin babasıyla beraber tuzladıkları balıkları satmak üzere yola çıkışları ile başlar. Matake'nin babası diğer babalardan farklıdır, tıpkı annesi gibi ama farklılıkların önemi yoktur çünkü balıkçılıkla geçinen Lateni halkının karnı doymuyordur. Yola çıktıkları araba hurdadan halliceyken arabayı çeken zavallı atın durumuda içler acısıdır ama onlar bir umuda tutunmak için her şeye rağmen yola çıkmışlardır bir kere. Yolun henüz başındayken arabada atta maalesef yolda kalır, durumu kurtarmak için yürümeye devam ederlerken zavallı anne Anika'nın vefat haberini aldıklarında artık evlerine dönmemeye ve yeni bir hayata başlamaya karar verirler. Bu yeni hayat Matake için acıyla dolu olacaktır çünkü o da efsaneleşmiş Baragan'ın devedikenlerinin ardından 'Dünyayı görmek' için koşacaktır... Çok sevdim, yazarın hayat hikayesini de okuyunca çok kalbime dokundu. İstrati'nin zor bir hayatı olmuş, intihar etmişken Romain Rolland'ın desteğiyle yazarak tutunmuş hayata. İyi ki yazmış ve Rumen halkının hikayesini dünyaya duyurmuş... Herkese şiddetle tavsiye ediyorum.

Baragan’ın DevedikenleriPanait Istrati · Yordam Kitap Yayınları · 20201,493 okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Milo