“ Bana öyle bir yaratıcı ve Rab (sahip) lâzım ki , kalbimin en küçük hatırâtını , en hafi (gizli) niyâzımı bilecek... ve ruhumun en gizli ihtiyacını yerine getirdiği gibi , bana ebedî saadeti vermek için koca dünyayı âhirete çevirecek, bu dünyayı kaldırıp âhireti yerine kuracak . Hem sineği yarattığı gibi, semâvâtı da icad edecek . Hem güneşi semanın yüzüne bir göz olarak çaktığı gibi, bir zerreyi de göz bebeğimde yerleştirecek bir kudrete malik olsun. Yoksa sineği yaratamayan , kalbimin hâtırâtına müdahale edemez, ruhumun niyazını bana veremez.” Bediüzzaman.
İşte yelkenlerimizi doldurup bizi Sahip'e ve ve esenlik sahiline götürecek rüzgar.