Edirne'de Osmanlı'ya bağlılık yeminini İncil'e ve Kuran'a el basarak tekrarlayan Vlad Dracul serbest bırakılmıştır. Osmanlı'ya bağlı kalacağının güvencesi olarak da Vlad'ı ve Radu'yu rehin olarak bırakmıştır. Böylece o sırada on bir ya da on iki yaşında olan Vlad Dracula ile yedi yaşındaki kardeşi güzel Radu'nun Osmanlı topraklarındaki yaşamı başlamıştır. İki kardeş bir süre Kütahya'daki Eğrigöz Kalesi'nde tutuklu kaldıktan sonra önce Tokat'a, ardından başkent Edirne'ye götürülmüştür. Vlad 1448, Radu 1462 yılına dek Osmanlı topraklarında yaşamıştır. Edirne'den diğer rehinelerle birlikte sultanın maiyetinde Bursa'ya, oradan da Manisa'daki yazlık saraya götürülürler. Osmanlı'nın bu uygulaması, geleceğin Avrupa prenslerinin kendilerine bağlılığını sağlamak amacıyladır. Burada 2. Murad'ın oğlu, Vlad'dan bir yaş büyük ve gelecekte Fatih Sultan Mehmed ismiyle anılacak olan 2. Mehmed'in de içlerinde bulunduğu bir grup olarak 15. yüzyıl Osmanlı'sının en önde gelen öğretmenlerinden, bilim insanlarından eğitim almışlardır. 1443 yılında bir Haçlı ordusu toplanarak Osmanlı'yla savaşa girer ve seferin kışa uzaması ve Bulgaristan'ın coğrafi koşulları nedeniyle sonunda çekilseler de Osmanlı'ya karşı başarılı bir sefer gerçekleştirmişlerdir. Bunun sonucu olarak Lehistan Kralı ile Osmanlı Sultanı arasında imzalanan anlaşma Hıristiyanlara ayrıcalıklar kazandırırken rehinelerin de serbest bırakılmasını öngörmektedir, beş yıl boyunca birbirleriyle savaşmamak koşuluyla. Ne var ki sadece Sırbistan Despotu Brankoviç sözünü tutmuş ve oğulları evlerine dönebilmiştir.