Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Varlik Felsefesine Bakış Açısı Sunma Müzikali
Aslinda bu konuyla ilgili kendi görüşüm mevcut. Ekşi sözlük'te gezerken yeni ekonomi bakaniyla ilgili bir post görmüştüm, ve bilin bakalim ne oldu? İste o muhteşem dusunce kafamda kurcalanmaya baslamisti. Artik yeni bir düşünce olan " Yok olabilen her varlik, var degildir." dusuncesi basladi.. Cevremizde yok olabilen nesnelere ve canlilara bakalim bir cok ornek verebiliriz en yakin ornekde insandir.. İnsanlar, dogarlar büyürler ve hayatin çiftesini yiyip mezara cumbur lop girerler.. Peki biz sonsuza kadar ebedi olamayacaksak, var sayilmayiz ki? Peki ya tanri? Tanrı, dinlerde sonsuz ve ebedi olarak yer alir. Türkiye'nin genel dini olan İslamiyette tanri baki'dir ihlas suresinde bu aciklanmaktadir.. Tanri asla yok olamaz, bu yuzden tanri vardir, fakat insanlar bitkiler bu dunya yoktur. Eh 18 yasinda genc olarak felsefe bransina sahip hocalarima bu gorusumu belirttim, bazilari din acisindan elestirisini yapti bazilari ise düalizm'i onume koydu.. Din acisindan elestirenleri dinledim ve onlara "Din acisindan baktiginizda boyledir, teizmi kabul etmeyen insanlarda var" dedim. Dualizmi onume sunanlara ise " Madde ve ruh butundur anlayisi sadece bir görüştür kesinlik kaniti yok, benim dusuncemin de kesinlik kaniti yok ihtimaller uzerine konusmak riskten ibaret" diye belirttim. Bilmiyorum dusuncemin hala arkasindayim :) Yine de her turlu elestiriye hazirim, ozellikle olumsuz olabilecek elestiriler.. İyi günler
·
1.423 görüntüleme
Amar okurunun profil resmi
Parmenides'in Herakleitos'a karşı öne sürdüğü sava benzer şeyler yazmışsın. Lakin sabit olanın olanın bilgisine ulaşma arzusundaki insan, bu sefer çokluğu nasıl kavrayacaktır? Platon da işte bu zıtlığa bir çözüm getirmek amacıyla, gençlik ve orta dönem diyaloglarında üzerinde işlem yapılabilecek, bilgisine ulaşılabilecek bir uzam olarak ideaları ortaya atmıştı. Ancak bu kanısından yaşlılık döneminde vazgeçerek onu bir ufuk olarak ortaya koydu. Kısaca insan ne yaparsa yapsın teorik alanda uyguladığı mantığı pratik alana indirgerse spekülasyonlara açık hale gelir. Matematik ve geometri gibi değişmeyen ve aynı kalanın bilgisini biz pratiğe de uygularsak buralardan dinler, devletler, ahlak bekçileri türer. Tek bir hakikatin olması gerektiğinde diretir ve o tümelin altına tikeli almaya çalışır. Örnek verdiğin Tanrı’da zaten kant’ın dediği gibi saf aklın bir idealinden ibarettir. Gerçeklikle hiçbir alakası yoktur.
Mustafa Emirhan Parlak okurunun profil resmi
Tanri gercekci bir gozle bakarsak fizik ötesine, hayalci bakisla bakarsak gercekci oluyor.. Bundan tabi ki bunu cikarmadim, yazinizi begendim hatta bazi seyleri bilmedigimin farkina vardim bunlari arastirip belirttigim fikre karşı öz eleştiri hazirlayacagim.. Sunduğunuz bu yazı icin size minnettarim İyi gunler
4 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.