Kalbin bütün yönleriyle Allah’a bağlanmasını, halkla olan ilişkilerini kesip yalnız onunla olmasını sağlayan itikâfla beraber onu zikir, sevme ve ona yönelme artık kalbin bütün arzusu olur. Zikriyle, düşüncesiyle, her şeyiyle onun rızasını ve ona yaklaştıran şeyleri gözetir. Yalnızlığını insanlarla değil, Allah Teâlâ ile giderir. Bu onu aynı zamanda, ondan başka dostun ve sevgi kaynağının bulunmadığını kabir yalnızlığına alıştırır. İşte itikafın büyük gayesi budur.