Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

544 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Orhan PAMUK'un kendi elleriyle çizdiği, inşa ettiği, Osmanlı Devleti'nin 29. vilayeti olan Minger Adası öylesine gerçek, öylesine inandırıcı ki Postmodern romanların en büyük özelliklerinden biri olan "gerçek ve kurgu arasındaki çizginin belirsizleşmesi" adeta Veba Geceleri romanı ile vücut buluyor. Ben de birçok okur gibi romanı okurken ve hatta bitirdikten sonra bile Minger Adası diye bir yer aramak istedim haritada. Gülleri, mermerleri, hanımeli ve ıhlamur kokan dantel sokakları ile böyle bir ada var artık benim için... Bir veba salgını dolayısıyla yolculuk yaptığımız Minger Adasında, salgınla birlikte gelen her türlü felakete de tanık oluyoruz aynı zamanda. Karantina sürecine alet edilen siyaset, tekkeler arası savaş, yanlış uygulamalar, yasaklar ve yasakların getirdiği isyanlar, belirli bir zümreye verilen ayrıcalıklar "padişahım çok yaşa!"cılar, adam kayırmalar, idamlar... Hatta Sherlock Holmes misali peşine düşüp çözülmek istenen cinayetler... Yalnızca Minger Adası değil elbet okurken yolculuk ettiğimiz diyarlar. 1900'lü yılların Osmanlı'sının; Sultan Abdülhamit'in dönemine, iç ve dış politikalara, taht kavgalarına, harem entirikalarına da ışınlanıyoruz zaman zaman. Bir dönem kitabı olan eser "üst kurmaca" tekniği ile anlatılıyor bizlere. Kendisinin kim olduğunu sonradan açıklayacağını belirten anlatıcının kim olduğunu, belli bir aşamadan sonra pek tabii fark ediyorsunuz. Veba günlerinin, gecelerinin anlatıldığı Minger Adasında işler bir anda bir bağımsızlık, özgürlük mücadelesine dönüyor. Roman boyunca ismi geçen herkesin ve hatta sembollerin bile bir önem teşkil ettiğini daha iyi anlıyorsunuz. Kitabı yeni okuyacaklar için ipucu oluştursun istemem ama sizler de benim gibi Kolağası Kamil karakteriyle Mustafa Kemal ATATÜRK'e hakaret edildiği ve bunun üzerine yazarın açıklama yapma gereği duyduğu haberlerini muhakkak görmüşsünüzdür. Aksine, Kolağası Kamil cesur, yetenekli, fedakar bir subay ve Minger halkı tarafından da sevilip kabul edilmiş, bağırlara basılmış bir karakter. Hatta Minger'in bağımsızlığı kazanmasında lider ve ön ayak olan "Minger Mingerlilerindir!" söylemini -romanda leitmotivini- dilinden düşürmeyen, Minger dili için çalışmalar başlatan, Zeynep ile olan aşkı bir destana dönüşen, asırlar sonra bile kurumlara resmi asılan, saygıyla anılan, millî bayramlarda minnetle hatırlanan bir kahraman, milliyetçi bir kumandan... Benim favori karakterim ise V.Murat'ın kızı, Abdülhamit'in yeğeni olan, Çırağan Sarayında hapis iken yolu Minger Adasına düşen, yaşadığı bu kafes hayatına rağmen kadınların erkeklerle miras ve mahkemelerdeki şahitlikleri bakımından eşit olması gerektiğini dillendiren Pakize Sutan oldu. Aşklarından bahsettiğim Zeynep-Kamil isimlerinin tesadüf olmadığını düşündüğümü söylemeden geçemeyeceğim, Kavalalı Mehmet Ali Paşanın kızı Zeynep ve katibi Kamil arasındaki destanlara konu, hatta günümüzde hastanelere, semtlere isim olmuş aşka atıfta bulunduğunu düşünüyorum yazarın. Zaten yazar romanlara, roman kahramanlarına hatta kendisine bile atıfta bulunuyor, bu yüzden isimlerin tesadüfi olarak seçilmiş olması pek mümkün değil gibi görünüyor. Velhasıl Veba Geceleri, belki de pandemi sürecinden geçtiğimiz için bizlere bu kadar yakın geldi. Bir anda peyda olan bir salgın hastalık, karantina süreci, sürecin getirdiği ekonomik sıkıntılar ve onun da getirdiği bunalım, yasaklar, bu yasaklara karşı koyanlar, maskeler, ölümler, ölümle gelen hüzünler... Veba Geceleri, benim " Korona Geceleri"me -ara vererek okumama rağmen- iyi bir yoldaş oldu diyebilirim.
Veba Geceleri
Veba GeceleriOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20216,7bin okunma
··
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.