"Reading denen yerde bir mapushane" diye bitiriyor şiirini son bölümde Wilde.
Reading'de bir mahkum asker. Karısını, kendisini aldattığı şüphesiyle öldürür asker. İdama mahkum edilir. Deli gibi sevdiği karısını öldürdüğünden olsa gerek bir çöküş yaşar. Hali bir durgunlaşır. Halk, askerin bu halinden dolayı idamının geri çekilmesi için dilekçelerle başvuruda bulunur ama yaptığının cezasını çekmek isteyen asker, tüm yardımları iter. Büyük bir vicdan azabıyla idamını bekler asker. Tek dileği asker üniformasının üzerinde olmasıdır asılırken.
Oscar Wilde, birkaç haftalık bir gözlemle bu askeri inceler ve bu Baladı yazar. Hem de Reading'deki bu hapishanenin koşullarını anlatır bu baladda. Kısacık bir gözlem süresinde Wilde'nin böyle derinden aktarabilmesini sağlayan edebi yönü müdür yoksa etkilenmesinin izleri midir? Acıyı çekenin Wilde olduğu hissi doğar adeta. Bu yüzden bu baladda söz sanatı değil bir haykırış vardır.
Baladın son dizeleri, askerin karısını öldürmesini de anlatır ve şöyledir:
"İnsanlar öldürür sevmeye görsün
Kulak verin bana duyun bunları
Kimi kem gözüyle harcar aşkını
Kimi hoş sözüyle alır canını
Korkaklar öldürür öpücüğüyle
Gözüpekse kılıç tutan eliyle..."