Sesimizi duyan var mı?
Ya son nefesini verirken, “Ölmek istemiyorum!” diye haykıran, geride ömür boyu ana kokusunun hasretini çekecek
ve yaşadığı dehşeti asla unutamayacak bir evlat bırakan
Emine’nin çığlığını...
Annesiyle beraber ruhunu da mezara gömen o çocuğun,
“Ne olur ölme anne!” derken yaşadığı çaresizliğini yüreğinde
hissetmeyeniniz oldu mu?
Suçluyuz hepimiz! Alıştırıldık, tepkisizleştirildik, kanıksadık; korkutulduk, sindirildik...