Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Babamın vefatından uzun zaman sonra katıldığım bir şiir programında okudum bu şiiri. Programdan sonra Yavuz Bülent Bakiler yanıma geldi ve tebrik etti. Çok güzel bir baba şiiri olduğunu ifade etti. "Nurullah Bey kardeşim, babanın hayatta olup bu şiiri dinlemesini isterdim. Bildiğim kadarıyla bir ana şiirin yok. Sana tavsiyem anan hayatta iken bir ana şiiri yaz ve gidip onu oku. Bir garip olmuştu içim. Babalar güzeline mersiye şiirini her okuduğumda canım anam aklıma geliyordu. O hayatta idi ve benim ona bir şiirim olmalıydı. Çünkü görünmeyen bir yiğitti o da. 13 çocuk doğurmuş ve dokuzunu pırıl pırıl büyütmüştü. Yememiş yedirmiş, giymemiş giydirmişti. Cefakârdı. Kanaatkârdı. Mutasarrıftı ve asla israf etmezdi. Faydalı olacak hiçbir şeyi atmaz ve saklayarak zamanı gelince değerlendirirdi. Haksızlığa tahammülü yoktu. Hayatla ilgili bir mesele söz konusu olunca her daim, "Allah ve Resulü neyi emretmiş iseler ona bakın. Gayrıya gerek yoktur!" derdi. Yavuz Bülent Bakiler'in tavsiyesi içimde dönüp durdu bir yıl. Sonunda Ay Anam adlı bir şiire dönüştü. Ve Erzurum'a gittiğimde anamın yanına vardım. Oturdum ve Yavuz Bülent Bakiler 'in söylediklerini anlattım. Sonra Ay Anam şiirini okudum. Çıkacak ilk kitapta yer alacağını söyledim. Öylesine duygulandı ve sevindi ki sarılıp yüzümden öptü beni. Bazen aklına gelirdi ve hele o şiirden biraz oku derdi. Okurdum. 2016 yılının 27 aralık Salı günü vefat etti. Çarşamba günü defnettik. Babamın vefatı da salı günü idi. O da çarşamba defnedilmişti. Bu bölümü anam için yazdığım şiirle bitiriyorum: Ay Anam İçimi sardığında her dikenli kördüğüm Kimdi, ilk baktığımda aynalarda gördüğüm Kimdi bahçemde mahrem çiçeklerle büyüyen Gecelerimde durup gündüzümde yürüyen Gözleri toprağımda gül kokulu bir nehir Bakışları güneşi arayan pervanedir Ey ışığı ruhumda filizlenen ay Anam Kendi karanlığımda kaybolmuşum vay anam Yolcuysam, yollarımda gülücüğün saklıdır Çehrene ram olanlar Karanî dudaklıdır Mecnun yüzlü bir vaha avuçlarında çile Gölgende taşıyorsun beni rüyada bile Bir bak yurduma, nasıl devrilmiş yere dağlar Her köşede bir masal, eski bir ninni ağlar Feryadımı kanayan bulutlardan duy Anam İhanet kurşunuyla vurulmuşum vay anam Unutsam da ıstırap denizlerinde seni Her an dualarınla kuşatıyorsun beni Bazen damarlarıma dokunuyor martılar Bazen kafatasımla oynuyor karartılar Boynumu bükenlerin dergâhına varmışım Cellâdıma bin yılın baharını vermişim Sadak boş; ok kırılmış, parçalanmış yay, Anam Şahmerana küsmüşüm, darılmışım vay anam O bembeyaz örtünün her mevsim burçlarında En derin fırtınalar gizlidir saçlarında Hangi serseri baksa hicabına ansızın Binlerce şimşek olur taşlara vuran sızın Senin yitik yılların ömrümün mehtabıdır Bir uzan da üstüme çöken dağları kaldır Bebeğini yeniden beşiğine koy Anam Dört yanımdan devlerle sarılmışım vay anam Diyarında şakayık bulduğumuz günleri Hatıralara gömüp çoğaltmışız kinleri Her birimiz uzakta yaralı gezginleriz Doruklara bakarken kuyuları dinleriz Elimizden tutanın gönlü siyah, kalbi loş Kapımızı kıranlar penceremizde sarhoş Yeniden o cihangir elbiseni giy Anam Zehirli çeşmelerde durulmuşum vay anam Ayrılıklar çekse de ayağımdan, tutarsın Şefkatinle büyüyen çiğdemlere katarsın Her damlası hüzündür alnımdan sızan terin Biliyorum; silecek o cefakâr ellerin Kıtalar ötesinden gelse de bahtıma güz Ne yetim kalacağım yüreğinde ne öksüz Beni artık dirilen bir şehzade say Anam Sanma ki tükenmişim, yorulmuşum vay anam
Sayfa 287 - TİMAŞ YAYINLARI / 5. BÖLÜM: AĞAÇ/ ÖRNEK BİR İNSANIN MİRASI: SEYFULLAH BEY'İN VEFATIKitabı okudu
·
141 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.