Beyindeki en önemli hücreler sayıları on milyar kadar olan sinir hücreleri ya da nöronlardır. (Gariptir, ama beyinde nöronların on katı kadar glial hücreleri ya da glia bulunur. Glianın nöronların başrolüne göre yardımcı role sahip olduğuna inanılır, bu yüzden biz de onları tartışmamızın dışında bırakacağız.) Her bir nöron birkaç sinapsa (“giriş iskeleleri”) ve bir aksona (“çıktı kanalı”) sahiptir. Girdi ve çıktı elektrokimyasal akışlardır: yani hareket eden iyonlar. Bir nöronun giriş iskeleleri ile çıktı kanalı arasında “kararların” verildiği hücre gövdesi bulunur. Bir nöronun karşılaştığı karar tipi -ve bu saniyede bin kez kadar olabilir- şudur: ateşlemek ya da ateşlememek - yani sonunda bir ya da daha fazla başka nöronların giriş iskelelerine girecek, böylece onların da aynı türde karar vermesine neden olacak iyonları, aksonundan aşağı bırakıp bırakmamak. Karar çok basit bir biçimde verilir: Eğer bütün girdilerin toplamı belli bir eşiği aşarsa, evet; aksi takdirde hayır.
Girdilerin bir kısmı, başka yerlerden gelen pozitif girdileri iptal eden negatif girdiler olabilir. Her durumda zihnin en alt düzeyini yöneten basit toplama işlemidir. Descartes’in ünlü deyişini biraz değiştirerek söylersek, “Düşünüyorum, öyleyse topluyorum” (Latince, Cogito ergo am).
Karar verme tarzı çok basit gibi görünmesine karşın konuyu karmaşıklaştıran bir olgu vardır: Bir nöronun 200.000 ayrı giriş iskelesi olabilir, bu da, nöronun sonraki eyleminin belirleniminde 200.000 ayrı toplama gerekebileceği anlamına gelir. Karar verildiğinde, iyonların bir pulsu, aksondan aşağı son uca doğru hızla yol alır, iyonlar uca ulaşmadan önce bir -ya da birkaç- çatallanmayla karşılaşabilirler. Böylesi durumlarda, tek çıktı pulsu, çatallanan aksondan aşağı ilerlerken parçalara ayrılır ve uca ulaşmadan “tek” iken “çok” olur - ve bunlar hedeflerine ayrı zamanlarda ulaşabilirler, çünkü boyunca ilerledikleri akson dalları farklı uzunluklar ve farklı dirençlerde olabilir. Bununla birlikte önemli olan bunların hepsinin hücre gövdesinden ayrılırken tek bir puls olarak hareketlerine başlamalarıdır. Bir nöron ateşledikten sonra yeniden ateşlemeden önce kısa bir toparlanma süresine ihtiyaç duyar; bu karakteristik olarak saniyenin binde birleriyle ölçülen bir süredir, dolayısıyla bir nöron saniyede bin keze kadar ateşleyebilir.