Deneme ve aforizma tadında bir eser.
"Burukluk"
Bir Cioran okyanusu ;boğulma tehlikesi de var, düzlüğe çıkma da, ufuk çizgisine varmış olma hissi de var bu aforizmalar da.
Yazarın hayatına dair ufak bir araştırma yaptığınızda kendisinin, Shopenhauer, Nietzsche, Dostoyevski ve Kant'tan etkilendiğini görüyoruz. Başarısız bir filozof olarak anılan Cioran, sürekli kendisiyle çelişmesine karşılık olarak zihninin diri ve bunun iyi olduğunu ve hala ölmediğini savunmuştur.
Takıntılı olduğu tek şey "başarısızlıktır". Okyanusvari bir zihne sahip olup Alzheimerdan ölmesi de işin trajikomik yanı...
Çoğu kitapların sayfa sayılarının çokluğu okuyucunun gözünü ne kadar korkutsa da, bu kitabın az sayfa sayısı da sizi Bi o kadar cezbetmesin... Okyanus zihni dedik sonuçta, aforizmalar da boğulma riskiniz var. ;))
Tek cümlelik bir aforizmanın bile üzerinde okuyup okuyup anlamlandırmaya çalışırken buldum kendimi. Okuduğum birkaç yazarın aforizma kitaplarına dayanarak söyleyeceğim şey ;Burukluk kitabını okurken insanı yorar, çünkü çok olumsuz ve serttir. Fakat yaşama uyum sağlamak adına zihnimizin karanlık köşelerine kilitlediğimiz 'bilinç' olduğu yerden çıkmak için kapıyı yumruklamaya başlar.
Size esaslı bir sarsıntı yaşatarak yapar bunu, sessizce değil. "Bütün sırlarını boşaltan ya da biriktiren" tüm kitapların hissettirdiği gibi.
Açın tüm kapıları ve bilincin verdiği o eşsiz muazzam acıyı yaşayın.
Okur kalın.