Bir ile gidiyor, önce bir salon veya açık hava sineması bir geceliğine kiralanıyor, belediye hoparlörü varsa onunla yoksa beş on lira karşılığında tutulan bir tellal marifetiyle halka ilan ilanat yapılıyor:
-İşittik işitmedik demeyin, Milli Nizam Partisi Genel Başkanı Profesör Necmeddin Erbakan Bey, şehrimize gelmiş, falanca salonda akşamdan sonra sizlere partisinin, görüşlerini anlatacak. Bütün il halkı davetlidir.
Hoca konuşmaya başlayınca, dinleyicilerin çoğu alakasız. Bir süre sonra yüzlerini sahneye dönüyorlar, bir süre sonra söylenenleri başlarıyla tasdike başlıyorlar, bir süre sonra çat pat alkışlar başlıyor, konuşmanın sonunda hemen hepsi zapta zor sığan birer Milli Görüşçü kesiliyorlar. Konuşma bittiğinde, herkes gitmeye hazırlandığı sırada, Hoca, kürsüden inerek koşuyor, daha önce elde ettiği anahtarla salonun kapısını kilitliyor ve yüksek sesle bağırıyor:
-Nereye gidiyorsunuz, gidemezsiniz, yağma yok, bu vatan yalnız benim değil, hepimizin. Anca beraber kanca beraber. Dönün hepinizi partiye üye kaydedeceğim.
Kayıtlar yapılıyor. Müteşebbis il idare kurulu oradakiler tarafından seçiliyor. Hoca işini bitirip diğer ile hareket ediyor.