Oncelikle benim alisik oldugum dunya klasikleri cercevesinde olmayan bir kitapti. Tam bir Brezilya dizisi tadinda, bir noktadan sonra sonradan akraba olmus 5 6 kisinin iliskileri uzerine kurgulanmis ve bu yuzden kim kimdi karmasasini kisa bir sure yasayacaginiz 1800 lerin kirsal ingilteresinde gecen bir roman. Okurken bazen ben ne okuyorum dedim bazen guldum cokca da sinirlendim. Yazarin ask anlayisiyla benimki arasinda uzaktan yakindan bir iliski yok. Ask dediginiz seyin nefretten daha zayif bir duygu olarak verilmesini hazmedemedim bir turlu. Icinde bulundugumuz kosullarin bizim karakterimize etkisi ne boyutta . Nefretin butun duygularin onune geciridigi ve dibine kadar da okuyucuya hissettirildigi bir hikaye. Butun kotu kisisel ozellikler en uc noktasinda verilmis. Iyi cok iyi, kotu cok kotu, bencil cok bencil gibi.. okuyucuyu kotu olmak sonuc mu tercih mi diye ikileme dusursede tercih etme noktaxinda eger kotuluk tercih ediliyorsa sebep ne olursa olsun sen kotusundur. Bu benim dusunup karar verdigim sonuc. Yani kosullar beni boyle yapti diyip kenara cekilemeyiz. Bir noktadan sonra fitrat on plana cikiyor. Kitap yer yer o yillardaki ingiltere kirsalindaki yasantidan sosyal ve ekonomik durumlar hakkinda da bilgi veriyor . Yazar icinde bulundugu ortam neticesinde bir kurgu olusturmus. Okumazsaniz cok sey kaybeder misiniz bilemedim. Butun kitaba kotu duygularin hakim olmasi bu kadarida fazla dedirtti bana. Degisik bir klasikti . Yinede boyle klasik olsun ama benide yormasin mantiginda bir kitap isterseniz bu dogru bir kitap. Kolay anlasilir bir uslupta yazilmis. Cumleler basit cok uzun degiller. Yazin sahilde keyifle okunabilir. Ayrintiya girmeden genel bilgiler vermek istedim. Umarim basarabilmisindir.

Uğultulu TepelerEmily Brontë · Bordo Siyah Yayınları · 201542,4bin okunma

·

5 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yeliz Aslan