Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

136 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Önceden adını duyduğum bir kitap olan Toplum Sözleşmesi'ni felsefe ders kitabımızıda görünce okumaya karar verdim. Ders kitabımızda "Demokrasinin temellerini atan kitap" olarak geçiyordu. Sayfa sayısı da az olunca ilgimi çekmeyi daha çok başardı. Bu kitap hakkında ufak araştırmalar yaptım ve Fransız İhtilali'nden önce yazıldığını öğrendim. Kitabı okurken "Sanırım devrimlerin olduğu sırada yazılmış." diyebilirsiniz ama değil. Bu, kitabın ileri görüşlülüğünü ya da çağdaş bir yapıt olduğunu gösterir. Kitap üç bölümden oluşuyor. Birinci bölümde toplum sözleşmesinin ne olduğunu, neden var olduğunu anlatıyor. İkinci kısımda yönetim şekilleri, halk, iktidar, hükümdar gibi konulardan bahsediyor ve üçüncü kısımda da din-devlet ilişkisi anlatılıyor. Jean Jacques Rousseau, insanların birbirine olan ihtiyaçlarından ve korunma ihtiyacından dolayı devletleri oluşturduğu fikrini benimsemiş. Kitapta genel olarak demokrasiyi yüceltmiş hatta tanrılar ulusuna layık olan bir yönetim şekli olduğunu ileri sürmüş. Eşitliği, hoşgörüyü erdem olarak saymış ve bunların her zaman şart olduğunu belirtmiş. Ayrıca genel istemin her şeyden üstün olduğunu da sürekli dile getirmiş. Yani benimsediği ilkeler günümüzde bile hala geçerliliğini koruyor. Beni en çok düşündüren kısım kesinlikle demokrasinin hiçbir zaman var olmadığını belirten kısımdı. Bunun için öncelikle demokrasinin tanımını bilmemiz gerekiyor. TDK'ye göre demokrasi: "Halkın egemenliği temeline dayanan yönetim biçimi" Bu tanıma baktığımız zaman günümüzdeki çoğu ülkenin demokrat olduğunu düşünebilirsiniz. Ama Jean Jacques Rousseau'ya göre gerçek demokrasi toplumda yaşayan bütün bireylerin erdemli olmasından gelir. Eğer bütün bireyler erdemli olursa genel istem her zaman doğruyu gösterir ve cumhuriyetten başka hiçbir yönetim şekli akla uymaz. Bir devletteki bütün bireylerin bu kurala uyması imkansız olduğuna göre gerçek demokrasi hiçbir zaman var olmamış demektir. Bu konu hakkında düşüncelerim şöyle: Halk egemenliği demek yasama yetkisinin halka ait olması demektir. Halkın her zaman doğru karar vermesi için de her bireyin vicdanına ve içindeki ahlak yasasına uygun davranması gerekmektedir. Eğer çoğunluk bu kurala uymazsa genel istem devlete zarar verir. Bu da "doğru" demokrasiyi ortadan kaldırır. Hukuk alanındaki bilgim, ülkemize olan bakış açım kesinlikle bu kitap sayesinde genişledi. Hukuk Fakülteleri'nin bu kitabı önermesi bana göre oldukça güzel bir karar.
Toplum Sözleşmesi
Toplum SözleşmesiJean-Jacques Rousseau · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914bin okunma
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.